
Hüseyin Ekmekçi yazdı: Ahınan vahınan geçen günler değil ömrümüzdür
30/01/2023










BOZUK KAMU DÜZENİ DÜZELMEDEN ADALET VE VERGİ DÜZENİ SAĞLANAMAYACAK. HA BİRE ZAMLA AÇIK KAPATMA DÖNEMLERİ BİTMEYECEK
AHINAN VAHINAN GEÇEN GÜNLER DEĞİL ÖMRÜMÜZDÜR. KÖTÜ VE BERBAT YÖNETİMİN FATURASINI HEP BİRLİKTE ÖDÜYORUZ
Akaryakıt zammı açıklandı, bugün yarın elektrikle ilgili zam açıklanacak. Sigaraya içkiye zam geldi, zaten içki dayalı zamlanıyor. Yerel Seçim bitti, ötelenen zamlar bir bir devreye konuluyor, artık yoksulluk daha da artacak, alım gücü daha da düşecek
Bu köşenin yazılarını takip edenler bilir, cuma günü demiştik ki “devlet harçlara yüzde seksen zam yaptı” kimse tınmadı. Resmî gazetede de yayınlandı; kızılca kıyamet koptu. Başımıza vurmadan anlamıyoruz demek ki. Neden şaşırıyoruz oysa? Kötü yönetimin faturasını birlikte ödüyoruz işte
Asgari ücretli, daha ilk maaşını almadan alım gücü dibe vurdu bile. Çiğ süte zam geldi ya; sırada yem, süt ürünleri var, gaz bir defada 15 TL zamlandı. Bunları durdurmak ise mümkün değil. Saydığım zamların devamı ise et fiyatları.
Zincirleme bir şekilde, iğneden ipliğe değil, iğne de iplik de zamlanacak. Bunun nedeni, tek nedeni, bozuk kamu düzenidir. Hizmet üretmeyen, hayata dokunmayan, vatandaşına zorluk çıkaran, sağlıkta, eğitimde halkının hak ettiği hizmet kalitesine ulaşamayan bu sistem, ülkenin tüm kaynaklarını sömürüyor
İstihdamda kalite yok, atamalarda liyakat yok, kamu hizmeti komisyonu devre dışı, niteliksiz siyasiler, kendilerinden daha niteliksiz yalakalar için makam, mevki yaratıyor. Odacıdan şoföre, amirden müdüre, kamuda olmaması gereken bir çok insan orada
Ölçme yok, değerlendirme yok, hizmet kalitesi yok… Vicdan yok, merhamet yok… Kısacası kamuda, halkına hizmet edecek ne malzeme var, ne argüman, ne sistem ne de insan. Böylesi bir yapıda, özel sektörü ayağa kaldırıp, istihdam, ek vergi yaratmanız mümkün değil
Düşününüz kamunun tek gider kalemi maaş. Sadece maaş. Yolu Türkiye yapsın, suyu, elektriği batırın vatandaş Türkiye ödesin, kazanmasa da vergi ödesin, ilacı kendi alsın, sağlık hizmetini klinikte özelde, eğitim hizmetini özelde alsın.
Vergi versin, ama devlet yanında olmasın. Bu yapı, sadece özel sektör çalışanları için değil, kamu çalışanları için de girdap. Hepimizi içine çekiyor. Haftalardır söylediğim belli. Kamuyu daha verimli hale getirmeden, bu ülkeyi ayağa kaldırmak mümkün değil. Buyurun yönetin
Hesap basit. 35 milyar TL bütçeniz var, 10 milyar TL Türkiye verecek. Ne için? Yatırımlar için. 28 milyar kalıyor geriye, maaş için 24 milyar istiyorsun yıl sonuna kadar, daha 3 milyar açığı da sen kapatacaksın. Kısacası toplam 13 milyar TL açık. Bu zamları boşuna mı sandınız?
Özel sektörün de bu açığı kapatacak gücü yok. Mali disiplin, kamu reformu kaçınılmaz. Hükümetin kurulma aşamasında vaat ettiği sanal paradan, sanal betten gelir artırmak da öyle kolay değil. Dünya bedava bet lisansı verip uluslararası vergilendirirken, kim napsın bizim bet lisansımızı?
Sorun şu ki, battık. Kurumlarımız çöktü, siyaset politika, kamu hizmet üretemiyor. Teşhisi doğru yapmazsanız, tedaviyi de uygulayamazsınız. Bu tedavi için en güçlü hükümeti kurmanız gerekiyor. Ama bu parlamentoda da o yürek yok. Erken seçim çağrıları başladı bile
“Var mısınız UBP- CTP hükümetine?” Demiştik, herkes kendi yolunu yürüdü. Küçük partiler dev zenginler, ihaleciler, takipçiler yarattı, UBP kendi iç dertlerine daldı. Bu günler geçecek, ama ahınan, vahınan. Hoş geçen de günler değil, ömrümüz işte.