KAÇAK İŞ GÜCÜ ALDI BAŞINI YÜRÜDÜ. KAÇAK TAŞERONLAR PİYASAYI ELE GEÇİRDİ. PATRON KAÇAK, İŞÇİ KAÇAK, FİYAT DA UCUZ. DEVLETE VERGİ VERİP İŞİNİ TAM YAPANIN İSE BU PİYASADA İŞ YAPIP PARA KAZANMASI MUCİZE

DEVLET DE KAÇAĞI DESTEKLİYOR. KAYIT ALTINDA OLANI VERGİ VERGİ SERSEM EDİYOR, KAÇAKLA MÜCADELE ETMİYOR. İŞİNİ TAM YAPANA SAHİP ÇIKMAYAN DEVLET, KÜÇÜK ESNAFI KAÇAK ÇALIŞMAYA, DEVLETİ ÇALMAYA TEŞVİK EDİYOR

Burası öyle bir ülke oldu ki, işini tam yapan cezalandırılıyor. Kayıt altında olayım, işçime tam bakayım, devletime vergi ödeyim gibi, en basit vatandaşlık görevlerinize sıkı sıkıya bağlı oldunuz mu; nasıl bir enayilik sistemi içerisinde olduğunuzu göreceksiniz

İnanılmaz bir nüfus akışı var. İnsan kaçakçılığının geçiş yolu üzerindeyiz. “Orda para çok” diyen yüzlerce insan, boş beleş aramızda dolaşıyor. E ekmek de yemesi lazım… Ya kaçak yaşıyor, ya kara paracıların, emek sömürücülerinin eline malzeme oluyor

En mağdur kesim ise, bu ülkenin vatandaşı, küçük esnaf. Küçük çaplı bir işletmeniz varsa her türlü de kayıt altındaysanız, bir muhasebeci ile doğru düzgün çalışıyorsanız, yandınız. Bu kaçak ortamda sabahtan akşama kadar haksızlığa uğramaya devam edeceksiniz demektir.

KKTC’de sistem ters çalışıyor… Vergini öde, işçini sigortala, faturanı kes… Devlet seni  ödüllendirmez, cezalandırır. 10 kişilik bir işletme, sadece kayıtlı kalabilmek için ayda 200 bin TL’yi aşan bir yükün altına giriyor. Sosyal sigorta, ihtiyat sandığı, meslek aidatları, belediye vergisi….

Ama bakıyorsun, kayıt dışı olan çakallar işin kralını yapıyor. Ne sigorta, ne vergi, ne bir denetim. Hepsi kaçak ama kimse “sen ne yapıyorsun?” demiyor. İhale almıyorlar belki ama tüm taşeron işleri bunlarda. Ustalık belgesi yok, sorumluluk yok ama fiyat kırmada ustalar.

İşini tam, vergilerini eksiksiz ödeyenler, bu enflasyonist ortamda, fiyat verirken elbette masraflarını da hesaplayacak. Sonra da kayıtlı esnafa “çok pahalı” deniyor! Piyasada haksız rekabetin adı artık “normalleşti.” Şirket kuran enayi, fatura kesen enayi, sigorta ödeyen ise çok gitmez batar…

Devlet ise denetleyeceğine, sisteme güvenenlerden bir kez daha vergi alıyor, olmadı Res’en vergi gönderiyor. Ne yapacaksın, nereye kaçacaksın. Burası senin ülken, atalarının toprağı, anavatanın… Mücadele etmek, ayakta kalmak, ailene bakmak zorundasın…

Diyelim ki küçük inşaat işleri yapıyorsunuz. Vatandaş fiyat istedi, gidip verdin. Giderlerini, vergini hesapladın, malzeme fiyatları, alet- edavat derken… 100 TL fiyat verdin. Vatandaş bir yerden daha fiyat aldı… 80… Hesaplan hesaplan o fiyata düşmen mümkün değil. Peki nasıl oluyor 80?

Çünkü adam kaçak taşeron. Yanındaki işçiler, kaçağa düşmüş, mağdur işçiler. Yatırımları yok ama karınları aç. Adamın derdi mi? İşini tam yapanın 80’e mal ettiği, yüzde 15- 20 de kar edeceği işi, o daha büyük kar elde ederek fiyat verebiliyor. Zira kazandığı kendisinin

Bir çoğu yanındaki kaçak işçiyi de cezalandırıyor. Adam zaten kaçak, kimi, nereye şikayet edecek. Anında işçiyi postalarlar memleketten. Hakkını yiyene bir şey olmaz. Ama bu sistem kurulmuş bu ülkede. Emek sömürüsü, devleti çalma, kolay para kazanma…

İş kazası mı oldu? Kaçak işçiysen geçmiş olsun kardeşim. Hastane seni tanımaz, işveren seni tanımaz, sigorta zaten yok. Oysa kayıtlı olsan… eh, yine rezillik ama en azından hak arama umudun olur. Hastaneye yatırsın, tedvi olursun, bu sürede devlet seni öder…

Peki ya vatandaş? Sorsanıza kardeşim, “kaydın var mı? Meslek belgen var mı? İşçilerin kayıtlı mı?” diye. Senin evinde bir kaza olsa, işçi yaralansa derdini kime anlatacaksın. 3 kuruşun hesabına, sen de top yoluna gitti işte. Ucuza iş yaptırıp sonra mağdur oluyor. Üsüne bir de “devlet nerede” diye soruyor. Devletse zaten kayıt dışının gölgesine sığınmış durumda.

Bu düzen bu şekilde devam edemez. Ya herkes kayıt içine çekilecek, ya da kayıtlı olanlar sistemi terk edecek. Adil vergi, etkin denetim, ciddi teşvik şart! Aksi halde bu ülke, “dürüstlerin battığı” “kaçakların alkışlandığı” bir enkaz haline gelir.

Son sözüm: Vatandaş, işi vereceği esnafa iyice baksın… Kayıt altında olan esnaf ise, şikayet etmekten korkmasın. Şikayet ettiniz, kimse dinlemedi, medya ne güne duruyor? İnşaatta, İskan Encümeni’ni hemen arayın, şikayet edin. Görün bakalım; el mi yaman, bey mi? Kaçakla en az onlar kadar cesur olup, mücadele etmek şart, devleti beklemeyin, etmeyecek…