Hüseyin Ekmekçi yazdı: KKTC ve Türkiye makamları ABD’nin adaya asker ve silah yığacağı anlaşmaya itiraz etti

YAYIN TARİHİ:
ads ads ads
17/01/2025

Hüseyin Ekmekçi yazdı: KKTC ve Türkiye makamları ABD’nin adaya asker ve silah yığacağı anlaşmaya itiraz etti

GÜNEY KIBRIS’TAKİ ABD ÜSSÜ KURULMASI VE DAHA ÇOK SİLAHLANMAYA YOL AÇACAK ADIMLARA SESSİZ KALINMAMALI… ÖZELLİKLE BU ÜLKENİN İLERİCİ VE ÇÖZÜM İSTEYEN, ULUSLARARASI BİR ÇÖZÜM PLANINA ULAŞILMASINI İSTEYEN HERKES…

KKTC VE TÜRKİYE MAKAMLARI ABD’NİN ADAYA ASKER VE SİLAH YIĞACAĞI ANLAŞMAYA İTİRAZ ETTİ. DEVAMINDA BUNA, BENZER ADIMLARIN KKTC’E DE ATILACAĞI UYARISI İLE TEPKİ GÖSTERDİ… GELİNEN AŞAMA… DAHA ÇOK ASKER, DAHA ÇOK SİLAH… MÜTEKABİLİYET… 

Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu’ndan üç satırlık bir haber: Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral İlker Görgülü’yü kabul etti. Kabulde son gelişmeler kapsamında KKTC’nin ve Kıbrıs Adasının güvenliği ele alındı

Bayram değil seyran değil, Cumhurbaşklanlığı’nda “KKTC güvenlik zirvesi” neden yapılıyor? Tam aksine… hem bayram, hem seyran… Günlerdir gündemde tutmaya çalıştığım bir konu var. Güney Kıbrıs’taki abartılı silahlanma ve ABD askerlerinin adaya yerleşmesine yönelik adımlar

Ben aynı zamanda, bu ülkede, “Türkiye askeri çekilsin…” ya da “Uluslararası bir çözümle birlikte Türkiye asker çeksin” diyenlerin sessizliğini de hayretle izliyorum. Güney Kıbrıs’ta atılan bu adımları tehlike olarak görmemek, sadece “dur görelim bakalım” olarak açıklanamaz….

Yanıbaşımızda, ciddi bir silahlanma ve askeri üs yaratma girişimi var. Burada, bizim adamızda… Buna sessiz kalamayız. Bu ülkede çözüm, barış, federasyon, bir arada yaşam, iki yan yana devlet… Ne derseniz deyin. Bu adada huzur ve barış ortamı istiyorsak, işe askersizleştirmeden başlamalıydık…

Türkiye, gözlerimizin önünde… Halen iktidarda olan AK Parti yönetimi döneminde, iki kez asker çekilecek, 650 kişilik alayın adada kalacağı, Türkiye’nin sadece Kıbrıslı Türklerin değil, adanın iç ve dış saldırılara yönelik garantörlüğünü kabul etti… İki kez hem de… İkisine de hepimiz şahidiz…

Birincisi, Annan Planı döneminde… İkincisi de Akıncı- Anastasiadis sürecinde… Birincisinde Kıbrıslı Rumlar plana “hayır” diyerek ikincisinde ise, Anastasiadis helikoptere binip, “patara patara” gürültüsü arasında Crans Montana’yı terk ederek…

İlkinde genç ve azılı bir “evet” destekçisi gazeteci olarak, ikincisinde de ülkenin çözümün, barış ve federasyonunun kıyısına geldiğini orta yaş bir gazeteci olarak yakından izleme şansım oldum. Her ikisinde de “sıfır asker sıfır garanti” politikasını güden Rum tarafı çözümden uzaklaştı

Kıbrıslı Rumlar bugün AB üyesi… Biz ise, hem uluslararası hukukun dışında, hem de uluslararası toplum tarafından dışlanmış bir haldeyiz… Annan Planı’na “evet” diyen de biziz, Türkiye’ye rağmen Cenevre’de masaya harita koyacak cesareti gösteren de… Sonuç?

“Sıfır asker sıfır garanti” diyerek, askersizleştirmeyi savunan, uluslararası bir anlaşmada “650 Türk, 950 Yunan askeri” adada kalacaktı, bunu reddeden Kıbrıslı Rumlar, şimdi liderlikleri aracılığı ile büyük bir kaosun içerisine atılıyor… Bu tezat değil mi? Daha çok asker, daha çok silah demek değil mi?

Bütün bu kavga ve savaş döneminde Kıbrıs Türkleri kayıtlara göre bin 672 şehit ve kayıp, binlerce yaralı vermiştir. Rumlar ve Yunanlar ise 4 bin ölü ve 12 bin yaralı vermiştir. 4 bin ölü ve yaralının önemli bir bölümü ise kendi iç savaşlarında…

Bunu bir milliyetçi yaklaşımla söylemiyorum. Realite, gerçek… 1975 sonrasında  ne savaş var, ne de savaş tehdidi… Hristodulidis, masada kalıcı çözüm ve uluslararası bir anlaşma arayacak yerde, ABD’nin askeri gücüyle adaya gelmesine yol açacak bir politika izlemeyi seçti… Esas tehlike budur…

Nitekim… Türkiye Dışişleri Bakanlığı dün son derece sert bir basın bildirisi ile, ABD’de göreve gelecek Trump yönetiminin asker ve silah anlaşmasını geri çekmesini istedi… Bunun adadaki huzur ve barış ortamını bozacağını söyledi… Gelinen nokta hoş mu? Hepimiz açısından…

Ve Dışişleri basın bildirisi “mütekabiliyet” esasında devam eden cümlelerle bitti: “Garantör devlet Türkiye olarak, KKTC’nin savunma ve caydırıcılık kabiliyetlerini artırmak amacıyla atacağı adımları desteklemeyi sürdüreceğiz…”

YAYIN TARİHİ:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad ad
TAGS: Hüseyin Ekmekçi, haber, kıbrıs
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.