ÜLKEYİ YÖNETENLER NEDEN BU KADAR SESSİZ? ÜLKEDE GÖKKUBBE AŞAĞI YIKILIRKEN BU VURDUMDUYMAZLIK NEDEN?

ŞİDDET SOKAKLARI, YOLSUZLUK VE ARSIZLIK KAMU YÖNETİMİNİ ESİR ALDI…

Ülke olarak çok zor günlerden geçiyoruz. 1 £ 40 TL. Bunun ekonomi için ne demek olduğunu hepimiz biliyoruz. Dengeli beslenmek eskiye göre bir çoğumuz için çok daha zor. Barınmak, ev sahibi olmak ya da dar gelirli iseniz kirada oturmak resmen mucize

Nüfus hızla artarken, ülkede aynı hızda kontrolden çıkıyor. Hırsızlık artıyor. Yolsuzluk artıyor. Adalet zarar görürken, biri diğerinin hakkını yemekten çekinmiyor. Rüşvet kamuda sıradan bir uygulama haline geldi. Herkes hak ettiğinden daha fazlasını kazanma peşinde

İşin bir de şiddet boyutu var. Sabahtan akşama kadar polisimizin nelerle uğraştığını herkes biliyor artık. Bırakınız önleyici tedbir almayı arda ardına yaşanan hırsızlık, şiddet, uyuşturucu kaçakçılığı, insan kaçakçılığı, kaza olaylarına yetişmekte zorlanan bir polis yapısı var

Türkiye’nin adaya göndermiş olduğu parayla yapılan yatırımlar dışında hiçbir yatırım yok. “ hiçbir yatırım yok” derken inanın abartmıyorum. Benim görmediğim, sizin bildiğiniz bir yatırım varsa söyleyin. Maalesef devletin kasası tam takır kuru bakır

Dövizin fiyatı bu kadar artmadan, Türk Lirası bu kadar değer kaybetmeden önce belediyelerin de bu ülkeye çok kıymetli yatırımları vardı. Sadece altyapıya değil üst yapıya da çok ciddi yatırımlar. Kültür kongre merkezleri, spor alanları, parklar, bahçeler, yürüyüş yolları, bisiklet yolları…

Gelinen aşamada üzülerek görüyoruz ki artık belediyeler de sadece çöp toplayan biraz etrafı aydınlatan, ancak da personel ödeyen yapılara büründüler. Gönül rahatlığıyla, “ aha bu proje, aha bu da parası” diyebilen kaç belediye kaldı ki? Su paraları olmasa maaş da ödenmeyecek

Kamuda yolsuzluk aldı başını gidiyor. Sahte diploma olayındaki tek motivasyon, diplomayı verip az biraz daha fazla maaş almak. Diplomayı verip, başkalarının hakkını yiyerek hak etmediği makamlara gelmek. Ve bu sahtekarlar yıllardır kamu yönetiminde söz sahibi, gurum gurum bir hal oldular

Rüşvet ve yolsuzluk olabildiğince bir kanser gibi tüm kamuyu sararken, düzelmesini beklemek, düzelmesini istemek, bu burada mücadele etmek gelecek nesillere bırakılacak en büyük hizmet. Bu şekilde devam ettiği taktirde, çocuklarımız yüzümüze tükürecek

Ülkede bunca şey olurken, yolsuzluk, sahtekarlık her tarafta ayyuka çıkmışken, ülkeyi yönetenler neden bu kadar sessiz? Cumhurbaşkanı, başbakan neden bu gerçeği kabul ederek gereğini yapmak için kollarını sıvamıyor? Bu sessizlik sizi de rahatsız etmiyor mu?

Ben en fazla ulusal birlik Partisi milletvekillerine hayret ediyorum. Ne bekliyorsunuz? Bakanlık sırasının size gelmesini mi? Bu ortamda bakan olsanız ne olur, olmasanız ne olur? Önceliği sükunetin, vefanın, nezaketin ve adaletin yeniden tesis edilmesine verseniz ne kaybedersiniz??

Sahte diplomalar havada uçuşuyor. Müdürler müsteşarlar, eski bakanlar, taze milletvekilleri, bakan sekreterleri, polisler bu çarkın içerisinde. Hepsi elleri kelepçeli bir bir önümüzden geçiyor. Hayal ettiğimiz ülke bu değildi. Peki iktidar milletvekillerinin hayret ettiği ülke bu mu?

Sessizlik aynı zamanda onaylamak ve kabullenmek demek. Her kim ki yetkisi ve etkisi olduğu halde bu yaşananlara sessiz kalıp, isyan etmiyorsa bu halka ihanet içerisindedir. Koskoca iktidar Partisi’nde iki kadın milletvekili dışında gidişattan rahatsızlık duyan yok. Yazık…