YOLSUZLUĞA EN ÇOK BULAŞAN, BAŞBAKAN, BAKANLAR, ÜST DÜZEY KAMU GÖREVLİLERİ VE İKTİDAR MİLLETVEKİLLERİ… RÜŞVET KAMUYU ESİR ALMIŞ… RÜŞVET DÖNMEDEN İHALE BİTMİYOR, İMTİYAZ VE ÖZEL İZİN ALINAMIYOR… BEN DEMİYORUM, RAPOR DİYOR

YOLSUZLUK SIRALAMASINDA 180 ÜLKE ARASINDA 140’INCI SIRADAYIZ. TÜRKİYE’NİN YEDİ BASAMAK GERİSİNDE, KAMERUN İLE YAN YANAYIZ… VELHASIL DOSTLAR, BURNUMUZA KADAR BATMIŞIZ, İŞİN ÖZETİ BUDUR. KAMU DEDİĞİMİZ YAPI, SİYASET DEDİĞİMİZ ÇARK, RÜŞVETSİZ DÖNMÜYOR

Ülkemizde ciddi oranda değer verdiğim iki çalışma var. Vallahi de billahi de… Kıbrıs Türk Ticaret Odası tarafından her yıl tekrarlanan Rekabet Edebilirlik Raporu, diğeri de yine her yıl tekrarlanan ve nihayetinde dün açıklanan iki değerli akademisyenin hazırladığı Kuzey Kıbrıs’ta Yolsuzluk Algısı Raporu

Her iki rapor da, uzmanlar tarafından hazırlanırken, en önemlisi, uluslararası bir şablona bağlı kalınması. Yani, dünyanın önde gelen demokratik ülkelerinde uygulanan neyse bu raporlar hazırlanırken kullanılan metot da o… Bu nedenle son derece güvenilir ve gerçekçi…

Raporla ilgili dün, hocalarımız Prof. Dr. Ömer Gökçekuş ve Prof. Dr. Sertaç Sonan detaylı bir sunum yaptılar. Her gün, bu ülkede yaşanan yolsuzluk ve arsızlıkları, vasatlık ve çarpıklıkları yazan, konuşan bir kişi olarak net olarak söyleyebilirim ki, hiç şaşırmadım…

Rapor, aslında her gün “ah vah” ile yüzleştiğimiz iğrenç kamu düzenimizi, kamu üzerinde kurulan rüşvet çarkını, rüşvetin dibine batmış iktidarı, halka hizmet etmek için üst düzey kamu görevine getirilenlerin nasıl rüşvete bulaştıklarının somut bir kanıtı

Bu nedenle hiç şaşırmadık. Rapor, uluslararası standartlarca belirlenen sayıda iş insanı ve uzmanla yapılan görüşmelerin ardından ortaya çıkıyor. Uzmanlar soruyor, aldıkları cevapları da yine uluslararası standarda göre değerlendiriyor.

Sonuç: Yolsuzluk sıralamasında 180 ülke arasında 140’ıncı sıradayız. Türkiye’nin yedi basamak gerisinde, Kamerun ile yan yanayız… Velhasıl dostlar, burnumuza kadar batmışız, işin özeti budur. Kamu dediğimiz yapı, siyaset dediğimiz çark, rüşvetsiz dönmüyor.

Anket, 324 iş insanı ile görüşülerek ortaya çıkmış. Mesela, her dört kişiden biri, kamudaki işinin gerçekleşmesi için rüşvet verdiğini kabul ediyor. Bizzat, “Ben verdim, onlar aldı” diyor. Kim bu alanlar? Kabine üyeleri ve üst düzey devlet görevlileri…

Araştırmaya katılanların yüzde 73’üne göre KKTC’de rüşvet ve yolsuzluk var. Yine aynı sorulara verilen cevaplarda ortaya çıkan bir başka sonuç da, yüzde 80 oranında iş insanı kamuda yolsuzluk ve rüşvetin ciddi bir sorun olduğuna inanıyor. Bu kadar yüksek oran normal mi? Ötesi var mı?

Araştırma sırasında “yolsuzluğa kimler karışıyor” diye sorulmuş… Cevaplar son derece gerçekçi… Son derece utanç verici… “Başbakan ve bakanlar” cevabı verilmiş en yüksek oranda… Devamında “üst kademe yöneticileri” denmiş… İktidar milletvekilleri sıralamaya girmiş iyi mi? Sıraları üç…

İktidar milletvekilleri rüşvet ve iş takibinde üst kademe yöneticilerinin gerisinde kalmışlar, vah vah… E başbakan, bakan, müdür-müsteşar, milletvekili listeye girer de, “alt kademe memurlar” liste dışında kalır mı? Araştırmaya göre sıralama böyle… İşini tam yapan herkesi tenzih edelim tabi…

Peki, nerede dönüyor rüşvet? Kamu ihalelerinde… Devletin verdiği özel izinlerde… Devletin verdiği imtiyazlarda ve lisans alanlarında… İhale almak isteyen, orman arazisi isteyen, T izni isteyen, kiralık araba izni isteyen… “Veriyoruz, alıyoruz” diyor

Üzücü bir nokta daha var araştırma içerisinde. Polis ve savcılar da araştırmaya katılanların gözünde “rüşvet ve yolsuzluk çarkının” içerisinde. Hakimler ise “kıyısında…” Şimdi herkes şapkasını önüne koysun ve düşünsün. Ne tarafta yer alacağız… Mücadele eden, önleyen yoksa küpünü dolduran…

Maalesef rapor bu arkadaşlar. Polis Genel Müdürlüğü ve Başsavcılık, bu raporu didik didik etmeli. İtirafların peşine düşmeli… Başbakan, bakanlar, iktidar milletvekilleri utanç duymalı. Üst düzey kamu görevlileri silkinip kendine gelmeli. Ve sevgili vatandaş, anla artık: Bize hizmet etmesi gerekenler, hırsız çıktılar