Zaten bir sizin itibarınız önemli. Bir de konforunuz… Meclis Başkanı Zorlu Töre’nin, “itibar için koruma polisi” talep etmesi, aslında sorun çözmek için yetki alanların önceliklerini de gözler önüne serdi. Vatandaşın içine düştüğü durumun bir önemi yok ama, itibar önemli

Koruma polisi ile itibar kazanılacaksa, mafya babaları, tefeciler, gangsterler, çete liderleri, katil- ganaralar, nerde bir emekli polis varsa toplasınlar, hayatlarına öyle devam etsinler. Maalesef Zorlu Töre bey olayı tamamen yanlış anlamış

Zorlu beyin, kendisi ile ilgili hayalleri var belli ki. Arabasını Hasan sürsün, kapısını Hüseyin açsın, ceketini Mustafa getirsin, ütücüye Ali gitsin. 3-5 ay başbakanlık yapanların polis ve şoför almasını eleştiren biri olarak, bu olayın saçmalıktan da öte olduğunu düşünüyorum

Bu Başbakana koruma işi nasıl çıktıydı hatırladınız mı? Dr. Derviş Eroğlu 20 yılı aşan başbakanlık sürecinin ardından, “Araba kullanamam” demişti. Bunun için de yanından ayırmadığı korumalarından birine izin çıkarılmış, bizzat CTP’liler tarafından da uygulamanın doğruluğu savunulmuştu

Devamla, Hakkı Atun, ki hem meclis başkanlığı hem başbakanlık yapmıştı, koruma polisi almayı reddetti. “Devlet bana yeteri kadar maaş veriyor, istersem işimi yapacak bir yardımcı bulurum” diyerek. Ki, bu yaz, zeytin torbasını arabasından indirmeye çalışırken gördüm, aynı muhabbeti yaptık

Ancak, “Eroğlu 20 yıldır araba kullanmıyor, güvenliği için önemli” denilerek başlayan uygulama, polis içerisinde ayrıcalığa döndü. “Koruma polisleri” dediğimiz olgu yaratıldı, hiçbir özel eğitim almadan, örgütlere yakın polisler başbakanlığa yığıldı

Eskiden 3 koruma polisi varken başbakanlıkta 12, 8 koruma polisi varken cumhurbaşkanlığında 20’ye çıkarıldı. Taamı torpil, tamamı adam kayırma… Neden? Çünkü polisin ek mesai hakkı yüzde 25, koruma polislerinin yüzde 75… Maaşının iki katı yani

Ben, daha önce de 3 ay, beş ay, 1 yıl, 2 yıl gibi sürelerde başbakanlık yapanların, polis koruma ile emekliliğini yaşamasına karşı çıktım. Ferdi Sabit Soyer’i de çok sevmeme rağmen, Ömer Kalyoncu’yu da Özkan Yorgancıoğlu’nu da çok sevmeme rağmen karşı çıktım

Tufan Erhürman koruma polisi ile başbakanlıktan gitmeyi reddetti mesela… Hakkı Atun gibi. “Ben kendime yeterim, partimden yardım alırım” dedi. Ne olacak ki? Bu nedenle Zorlu Töre’yi de, tıpkı diğer yanına polis alanlar gibi anlamadım, anlamayacağım

Bu ülkede kimi kimden koruyacaksınız? Hele Zorlu Töre…? “Mezarlıkçı gene geldi” derlermiş gittiği yerlerde, da bunun için bir itibara ihtiyacı varmış… E neden adı “mezarlıkçıya” çıktı, ona baksın. Neden toplum bunu dalga konusu yaptı ona baksın

İtibar, yanınızda gezdireceğiniz üç polisle olsa… İtibar, bahşedilmez, kazanılır… Milletvekili olarak zaten bir itibar kazandınız. Meclis başkanı olarak itibarınızı katmerlediniz. Daha iyisi nedir ki? Hani bu adada hepimiz güven içerisinde yaşıyorduk?

Velhasıl, bu koruma polis işinin cılkı çıktı. İstikrarsız hükümetler nedeniyle, polis içerisinde bir avuç mutlu azınlık yaratıldı. Polis içerisinde adaletsizlik yaratıldı. Daha fazla bu denge bozulmamalı. Kendi itibarını düşünenler, polisin itibarını daha fazla sarsmamalı. Bu uygulamadan da bir an önce vazgeçilmeli