Kamu Reformu Ve Mali Disiplin Şart
07/03/2022







Hüseyin Ekmekci
İstatistiklerin tamamı iflası belgeliyor. Kat be kat fakirleşiyoruz. Siyasetin gereği, siyasetçinin de süslü lafları fayda etmiyor. Duruma doğru teşhisi koyamazsak, bu fakirleşme beraberinde çok ciddi sosyal sorunları da getirecek. Birbirimizi yemeye devam edeceğiz
Bizden kaynaklı olmayan ama bizi mahveden bir sarmalın içindeyiz. Ancak, bizim yapacaklarımızı da yapmama ısrarımız, siyasetçin takdirini halktan yana değil, partizanlıktan yana kullanması başımıza çorap örmeye devam ediyor
Biz yalnızız. Döviz TL karşısında hızla değer kazanmaya, TL değer kaybetmeye devam ediyor. Akaryakıt fiyatlarına bağlı olarak, enerji ve dövize bağlı hammadde fiyatları artıyor. İthal ürünler, yerli üretim fiyatları haliyle kat be kat artarak bizi ezmeye devam ediyor
Biz yalnızız. “Ne yapalım, artışlar bizden kaynaklı değil” demek, bu halkı yok saymak, yok oluşuna seyirci kalmak demektir. Oy almak için maaş artır, maaş ödemek için zam yap… Bu sarmal, bizi bitirdi. Kimsenin dayanacak gücü kalmadı. Hepimize de yazık değil mi?
Kamu maaş ve benzeri giderlerin ödenmesi için Aralık 2021’de 650 milyon, Ocak 2022’de ise 850 milyon TL kaynak gerekli. Aralıkta 650’yi ancak da borçlanarak bulan kamu maliyesi, Ocak 2022’de önce emeklileri, devamında belediyeleri ödeyemedi. Bir çok insan sefil
Kamu maliyesi gelirlerini artırmak zorunda. Güzel bir cümle? Peki neden? Artırırsa ne olacak? Beni kahreden nokta da burası. Ayda 300 milyon TL gelir artırsanız, ancak da maaş ödersiniz. Gerisi ne olacak? Hepimizi eşek tepsin.
Kamu maliyesinin gelir artırma yöntemi ya zam, ya vergi. O da dolaylı vergi ve kamu çalışanı dahil hepimizi fakirleştiriyor. Bunu yaşamak zorunda mıyız? Evet. Bir süre daha bu sarmalla yaşamaya alışmamız gerekiyor. Kamu maaş artıracak, hepimiz fakirleşeceğiz.
Kamu içerisinde çok ciddi bir reform gerekiyor. Kamunun hantal kurumlardan kurtulması gerekiyor. Bu kurumların düzenli gelir elde etmesi gerekiyor. Ercan örneği var. Özelleştirdik sandık; Ercan kendi gelirleri ile yenileniyor. Olabiliyormuş demek ki…
Öyle görünüyor ki, “ADAMLAR HÜKÜMETİ” de bu sorunlarla dertlenme niyetinde değil. Seçim üzerinden iki ay geçti, daha hükümet kurma, yemin, güvenoyu işleri ile uğraşıyoruz. Kamu kaynakları küçük bir zümrenin iştahını kabartmaya devam ediyor.
Biri havayolu şirketi kuruyor, diğeri uzaya roket atıyor. Kadınlar bakan olamadı diye kavga ederken, Tahsin abi da siyah Mercedes’e binmek için her türlü siyasi değerin ayaklar altına alınmasına seyirci kalıyor. Bu kavga hepimizi bitiriyor
Türkiye de “hangi Türkiye ise artık” KKTC’ye “ulusal güvenlik sorunu” olarak bakmaktan vazgeçmeli. Öyle diye diye ne demokrasi kaldı, ne siyasi etik. Hem Türkiye ile KKTC ilişkileri zarar görüyor, hem KKTC siyaseti. İlişkiler hızla diplomatik zemine çekilmeli, adamcılık bitmeli
Tablolarımız var; ekonominin nasıl dibe vurduğunu, nasıl fakirleştiğimizi anlatacağız. Pandemi ile ilgili haftalık raporumuz da hazır; dersimize iyi çalıştık. Kamu maliyesi disiplin altına alınmalı, hızla reformlara girişilmeli, kamu maliyesinden medet umanlar rezil edilmeli
Doğru bildiğimizi söylemeye, bu ülkenin geleceği için demokrasi, siyasi etik- ahlak, liyakatli insanların görevde olması ısrarına, kavgasına devam edeceğiz. Hızla fakirleşiyor, yalnızlaşıyor ve demokratik zeminden, hukukun üstünlüğünden uzaklaşıyoruz
- Benciller; varsa yoksa kamu maliyesi. Üstelik kimseye de adil davranılmıyor
- Vaka sayıları dev gibi büyürken, sağlık bakanlığı ortada yok
- Devlet organizasyon yeteneği ile birlikte vicdanını da kaybetti
- Tapuda sorun yok, arazi Halil Kartal’a tapulu; ama bahçe olarak... İmar nasıl oldu? Ya ihmaller silsilesi
- Felaketin boyutu çok büyük
- Suç Çeteleri Polisi, Yargıyı, Cezaevini Meşgul Ediyor
- Bu ülke bencilce, egoistçe, içinde bilim olmadan, veri olmadan yönetiliyor
- Kooperatif Şirketler Mukayyitliği Şaka Olsun Diye Kurulmadı
- Halk cefasını çekerken iktidar ve yancıları sefasını sürüyor. Hak mı? Reva mı?
- KKTC artık sosyal devlet değil. İş takiplerinin öne çıktığı, çıkar çetelerinin kamuya yuvalandığı bir yapı
- TÜM YAZILARI için tıklayınız
