Kayıt dışı işçilerin eylem yaptığı tarihi bir gün

ads ads ads ads
18/02/2020

ads

Ali Baturay Ali Baturay


   En sonunda bu ülkede bu da oldu; kayıt dışı işçiler eylem yaptı. Düşünebiliyor musunuz, 250 kayıt dışı işçi Lefkoşa Polis Genel Müdürlüğü’ne yürüyerek, “Ödenmiyoruz, üstelik gelin hangi şartlarda barındırıldığımızı görün” dedi. Ülkemizdeki kayıt dışılığın ne kadar ciddi boyutlarda olduğunu ve iş yaşamında bazı işverenlerin nasıl bir insanlık dramına yol açtığını bizlere tekrardan gösteren, gözümüze sokan bir durum.

   Daha önce de mağdur olan işçilerin bir yere toplanıp, gazeteci çağırdığını görmüştüm ama hakkını aramak için yürüyüş yapan “kayıt dışı işçileri” ilk defa görüyorum. Kayıt dışı işçinin eylem yapması, polise ve Çalışma Bakanlığı’na bilgi vermesi bir anlamda kendi kendini ihbar etme anlamına geliyor. Ancak belli ki artık canlarına tak etti. Kendilerini ihbar ederken, onları sefalete sürükleyenleri de deşifre etmiş oldular.

    Bu ülkede yabancı uyruklu kişilerin istismar edildiği, kayıt altına alınmadan, insani olmayan şartlarda çalıştırılıp, barındırıldığı bilinmeyen bir şey değil. Geçmişte de böyle tespitler yapıldı. Böyle çalışan, böyle yaşayan, karın tokluğuna maaş alan kişiler vardı, hep vardır… Bunların çoğu da ortadadır ama maalesef yıllardır buna çare bulunamıyor.

    Bazı işverenler işçi değil, adeta köle çalıştırıyor. Bazı işverenler, kafası sıktı mı bu kişileri sokağa da atıyor, kaderiyle baş başa bırakıyor. Bu kişiler gidip şikayette de bulunamıyor, çünkü kayıt dışı oldukları ortaya çıkacak, ülkeden sınır dışı edilecekler diye.

    Peki sokağa atılan, ya da çok kötü şartlarda çalıştırılıp, çok az maaş ödenen bu kayıt dışı kişiler karınlarını doyurmak için ne yapacak? Ne yapacağı belli; çalacak, gasp edecek, soyacak… Yaşayabilmek için bunu yapmaya mecbur kalıyorlar… Ülkemizdeki yabancı uyruklu kişiler neden bu kadar çok suç işliyor sanıyorsunuz? Evet bu ülkeye suç işlemek için gelenler de var ama birçok kişi de mecbur kaldığı için suça karışıyor.

    Yıllardır bir kayıt dışılığın önüne geçemedik. Yıllardır yurt dışından getirilen insanların sömürülmesine, köle gibi çalıştırılmasına engel olamadık. Kayıt dışı işçiler iş kazalarında can verdi ve biz seyrettik. Neden? Çünkü gerçekten bu sorunu çözmek istemedik. Çünkü ülkeyi yönetenler bu konuda ortaya istek ve irade koymadı.

    Pakistanlı ve Bangladeşli 250 kayıt dışı işçi, Kermiya’dan Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne yürüyor, eylem yapıyorsa, bundan sadece utanmamız gerekir. Çalışma izinsiz görev yapan bu insanlar cesaret edip, eyleme gidiyor ve böyle tarihi bir gün yaşanıyor Lefkoşa’da…

    Başta bakan olmak üzere, Çalışma Bakanlığı yetkilileri de işçilerle görüştü ama söz konusu işvereninin 1 milyon TL’lik bir borcu varmış devlete… 1 milyon TL’lik af ödemesi gerekiyormuş. Ödeyebilecek mi? Az para mı 1 milyon TL? Peki bu işçiler ne olacak? İşverenin mağdur ettiği bu işçiler kaçağa düştü. Ülkelerine mi gönderilecek bu insanlar? Şimdi ne olacak, yasalar nasıl çalıştırılacak? 1 milyon TL borcu olan işveren, halen iş yapmaya devam mı edecek? Yıllardır bu konuları tartışıyoruz ve bir türlü bir yere vardıramadık.

    Yenidüzen gazetesinde, çalışanların yaşadığı yerlerin fotoğraflarını gördüm. Kesinlikle bir insanın yaşayabileceği ortam değil. Oradaki durum tam bir insanlık ayıbı… Galiba işveren, orada insan yaşayacağını unutmuş, ya da bu çalışanları insan olarak görmüyor. Zaten işveren o yabancı işçileri insan olarak görseydi, onları o ortamda çalıştırıp da maaşlarını vermemezlik etmezdi.

     Çalışma Bakanı Faiz Sucuoğlu, geçen hafta programıma katılmış ve çalışma affı ile ilgili bilgi vermişti. 8 bin civarında olduğu tahmin edilen kayıt dışı işçilerden 1600 kişinin af için başvurduğunu ama bunun dört katı kadar “turist vizesiyle” ülkeye girip de kaçağa düşen insanın başvurduğunu söyledi. Sucuoğlu, üstelik bin kadar da ülkemize eğitim almaya gelen ama ya okulu yarım bırakan, ya da mezun olduktan sonra burada kalan ve kaçağa düşen kişilerin başvuru yaptığını anlattı. Tabii bu kişiler aftan yararlanamadı, çünkü af çalışma yaşamı için ama binlerce turist diye gelip ülkemizde kayıt dışı yaşayan ve öğrenci olarak gelip burada kayıt duruma düşen insan var.

     Ne ilginç değil mi? Ülkeye girerken bir kayıt tutuluyor ama sonra bu insanlar ülke içinde kayboluyor ve yetkililer bu insanları bulamıyor. Bu insanlar ne yapıyor, ne işle uğraşıyor, zor duruma düşüyor mu, istismar ediliyor mu? Onları ancak suç işledikleri ve yakalandıkları zaman buluyoruz. Olacak iş mi şimdi bu?

Bu küçücük ülkede bu kadar kayıt dışılık olur mu? Bu küçücük ülkede istesek kayıt dışılığın önüne geçemez miyiz? Geçebiliriz ama bunu yapmak için istek ve irade olmalı…

    Hade bu kadar yıl yapamadık… Şimdi yapabilelim diye İkamet ve Vizeler Tüzüğü hazırladık, geçirdik,  ona hayli de anlam yükledik. Sözde bu tüzükle ülkede artan suç oranlarının da önüne geçeceğiz. Peki ne oldu? Mevcut bilgisayar ağı ve sistemi, vizeyle ilgili yazılımı kaldıramadı ve sistem çöktü. Yeni bir sistem için de ciddi bir yatırım isteniyor. Yani biz yasayı geçirdik ama pratikte uygulayamıyoruz. Yani  biz bu kayıt dışılığın önüne geçemeyeceğiz.

      Kayıt dışı işçiler ülkemizde eylem yapıp, tarihe geçecek ve biz halen bu konuyu tartışacak, “vah vah insanlık ayıbı” deyip söyleneceğiz… Ülkemiz kayıt dışı işçiler ve çok fazla insanla dolup taşacak, nüfusumuzu bilmediğimizi, bu nedenle planlama yapamadığımızı falan söyleyip duracağız. Bu tekrar cumhuriyetinde, tekrar tekrar aynı şeyleri yaşayıp, şaşırır gibi yapacağız… Ne memleket ama ha?

18/02/2020 20:47
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Kayıt dışı işçilerin eylem yaptığı tarihi bir gün, haberkıbrıs,
MANŞETLER

HK Ali Baturay

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.