KKTC TARİHİNİN EN BÜYÜK YOLSUZLUK OLAYI İLE KARŞI KARŞIYAYIZ. RESMEN ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTÜ KURULMUŞ… SİYASİ İRADE SORUŞTURMA KARARI ALDI

AZ SAYIDA ECZANE VE DOKTOR KURDUKLARI KUMPASLA DEVLETİ İLK BELİRLEMELERE GÖRE 1 YILDA 60 MİLYON TL KAZIKLADI… YA GEÇMİŞ SENELER?

Özel sektör için sigorta sistemi iki ayaklı. Doktorlar ve eczaneler. İşin kötüsü, biliniyordu. Bugüne kadar, bilinmesine rağmen üzerine gidilmedi. Özelde çalışan az sayıda doktor eczanelerin esiri olmuş durumda. Kamu hekimi olmayan Doktorlar diplomalarını yüksek gelir karşılığında eczanelerin ayağına sermiş durumda

Sistem şöyle kurulu; sosyal sigortalar doğal olarak eczanelerle sözleşme imzalıyor. Sigortalı hastalar da bu özel eczanelerden faydalanıyor. Doktor reçete yazıyor, eczane ilaç veriyor. Tüm kumpas 5 serbest çalışan doktor ve 20 civarı eczane etrafında dönüyor

Peki doktorlar bu işin neresinde? Genelde uzmanlık almayan doktorlar kullanılıyor, az sayıda da yaşlı doktor var. Sosyal sigortalardan reçete alıp, anlaştıkları eczanelere bırakıyorlar. Eczacılar da bunu kullanarak defa defa işlem yapıyor. Şeytanın aklına gelmez…

Doktorla da reçete başına 40-50 TL para alıyorlar. Öyle eczacılarla çalışan doktorlar var ki, 240 bin TL bu reçete oyunundan para kaldırıyor. Para elden ele dolaşıyor. Bir ayda 6 bin adet reçete yazan doktor var. Sahte reçete, sahtelenen kodlar…

Mesela devlet geçen yıl 12 ayda 38 milyon TL ödedi. Bu yıl rakam 7’nci ayın sonunda 100 milyon TL, ve bu ödeme de yapıldı. Eczacılar bu yöntemle doktora gerek kalmadan vatandaşa istediği ilacı verebiliyor. Doktor görmeden hastalar eczacılardan istediği hapı alabiliyor

Şimdi; memurlar gerekli tespiti yapıp, 60 milyon şişen bir vurgun ortaya çıkarıyor. Aynı zamanda ismi geçen doktor ve eczacıların mal varlığı da başka bir elden araştırılıyor… İnanılmaz. Hesabına 240 bin TL, eczacı tarafından yatırılan doktor tespit ediliyor

İşin içinde sahte evrak düzenleme var, haksız kazanç elde etme var… İsimlerin tamamı Sosyal Sigortalar Dairesi’nde var. Rakamlar inanılmaz. 2023 yılı bitmeden; 60 milyon TL fazladan ödeme var. KKTC tarihinin en büyük kamu vurgunu ile karşı karşıyayız…

Şimdi birilerinin ortaya sağlam bir yürek koyması gerekiyor. Yöntem belli… Soygun çarkını kuran Eczaneler, eczacılar belli. Doktorlar belli. İsmine reçete düzenlen doktorların bu kadar reçete yazması mümkün değil… 24 saatin her 6 dakikasında bir doktorun hem muayene hem reçete yazması mümkün mü?

Öyle bir sistem kurmuşlar ki; eczaneler kazanıyor, ecza depoları kazanıyor, isminin kullanılmasına izin veren doktorlar kazanıyor. Organize bir suç örgütü, resmen herkesin gözü önünde devleti soyuyor. Eczacılar biliyor, doktorlar biliyor, siyaset biliyor, ama herkes seyrediyor

Peki olay nasıl ortay çıkıyor? Hep derim ya, “bu ülkenin yüz akı çocukları” var. Şişen rakamların peşi ne düşen Çalışma bakanlığı memur ve bürokratları çorap söküğü gibi soygunu ortaya çıkarıyor. Ödenen yıllık ilaç masrafı, bir anda 30 milyon TL’den 100 milyon TL’ye çıkıyor.

Reçete belli, doktor belli, eczane belli. Yapılan incelemelerde, durum ortaya çıkıyor. Az sayıda doktor… Belirli sayıda eczane.. Kendi aralarında “devleti soyacak” kumpası kuruyorlar. Kamuda çalışmayan doktorlar reçete yazma haklarını adeta, “çeteleşen” eczacılara teslim ediyor. En kötüsü ne biliyor musunuz?

Sigortalı Hastalar doktoru aradan çıkarıyor. Doktora görünmeden, haplarını eczaneden alıyorlar. Doktor imzalı reçeteler eczanelerin kontrolüne geçiyor. Örneğin, Mağusa’da bir doktor 80 adet aynı hapları içeren reçete yazıyor, aynı gün, bir eczaneden o hapların çıkışı görülüyor

Olay net… Faturalar ortada. Yazan belli, alan belli, zenginleşen belli. Geriye bir tek siyasi irade kalıyor. Şimdi siyasi irade, elindeki tüm bilgi ve belgeleri polise teslim edecek noktaya geldi. Burada başbakan ve yeni çalışma bakanı gemileri yakmış durumda. Tavır net: Sonuna kadar gidilecek

Hasta olan vatandaş reçetesini eczaneye götürüyor. Yüzde 20 sigortalar, yüzde 80 sigortalar dairesi ödeme yapıyor. Onay kodu eczacıda. Vatandaş tek ilaç alıp kaçarken, sisteme dört, 8, 10 ilaç girilebiliyor. Vatandaş hiçbirşeyin farkında olmadan, soygun devam ediyor

Böylelikle doktora da vizite ödenmiyor. Doktorlar burada hastalar yurt dışında… binlerce fatura düzenleyen eczane- doktor var… En kötüsü doktor görmeden hap alıp, tedavi olduğunu zanneden hastalar var. Kronik hastalıkların artmasından endişe ediyor diliyor

Düşünün yahu… Doktor para nedeniyle eczanelerin esiri olmuş. Mümkün mü bir doktor 4 bin 400 reçete düzenlesin? Ama o doktorlar da 4 bin 400 reçete başına da ücretini alıyor… Sistemden doktor çıktığı için hasta da ciddi derecede tehlike altında.

Başbakan ve Çalışma Bakanlığı, konuyu polise taşıma kararlılığında… polise şikayet için dosyalar hazırlandı. Bulgular tamam. Şikayetçi olacak yetkili personel dahi belirlendi. Gidip polise ifade vererek devlet adına şikayetçi olacaklar…

Doktor, eczane, ilaç deposu, yeşil reçete... Bu sistem kullanılarak soyulduk. Şimdi siyasetin, polisin ve yargının samimiyet dönemi başlayacak. Kelli felli doktor ve eczacılar bu çarkın içinde. Doktor ve eczacı camiası isimleri biliyor. Bakalım yargı ne yapacak?