Kritik düğüm: Garantiler....

ads ads ads ads
10/01/2017

ads

Hüseyin Ekmekci Hüseyin Ekmekci


Kıbrıs sürecinde çözüme ulaşmak için kritik 48 saat kaldı.

Sonrası beşli zirve...

Ben bu satırları yazarken...

Henüz garantörlerin beşli zirveye hangi düzeyde katılacakları belli değil...

Yarın...

Ve elbette haritaların karşılıklı sunulacağı Çarşamba...

Oldukça önemli.

Toplam 72 saatlik sürede...

Liderler ve ekipleri günde 8.5 saat çalışarak yakınlaşmaları artırma gayretinde olacak.

Türk tarafı, mevcut yakınlaşmaları koruma gayretinde...

Bunu biliyoruz.

Bilmediğimiz.

Rum ekibinin gayreti...

Dün sabah liderler ilk olarak mülkiyeti ele aldı.

Kulislere sızan bilgiler, Rum tarafının masaya yeni bir çalışma kağıdı sunduğu yönünde...

Öyle ki...

Üzerinde uzlaşı sağlanan konularda sunulan yeni bir belge Türk tarafını zorda bıraktı...

Çözüldü denilen konularda dahi, siyah kısımlar yeniden Maviye dönüyor.

Biliyorsunuz...

Üzerinde uzlaşılan konular siyah yazılıyor...

Rum önerileri mavi...

Türk önerileri kırmızı...

Uzlaşmazlıkların yakınlaşmaya dönüşmesi için yer alan çabalar, sabah toplantının sonuna gelinirken, yerini gerilime bıraktı.

İster istemez Anastasiadis'in, geçtiğimiz hafta sonu Politis'e yaptığı açıklama akla geliyor...

"Mont Pelerin'e gitmeseydim süreci üzerime yıkacaklardı. Cenevre'nin başarısı ise garantiler konusunda Türkiye'nin tavrına bağlı..."

Her şeyin üç günde tamamlanarak garantiler için beşli zirveye geçilmesi için zaman daralıyor.

Yakınlaşmalar artacağı yerde, yerini belirsizliğe bırakıyor...

Dönüşümlü başkanlık konusunda Rum tarafının "evet" diyeceği de meçhul...

Sürecin "garantiler" noktasında çökmesi bir Rum stratejisine dönüşür mü?

Şimdi merak edilen konu bu.

Bildiğimiz Yunanistan tek bir Türk askerinin dahi kalmasını istemiyor.

Bu aynı zamanda Rum tarafının da tezi...

Akıncı ise garantilerin yeniden ele alınması için 15 yıllık bir süre öngörüyor.

Türkiye ise ada üzerindeki uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan garantörlük hakkını masada bırakmak istemiyor.

Bu tablodan uzlaşı çıkar mı?

12 Ocak'a süreci can havliyle atmayı başarırsa liderler...

Göreceğiz...

Olmazsa olmaz: Dönüşümlü Başkanlık

Yönetim ve Güç Paylaşımı başlığı altında, özellikle dönüşümlü başkanlık konusu hayati.

Akıncı diyor ki, "Olmazsa olmaz..."

Rum kaynaklardan sızan bilgiler ise Anastasiadis'in bu başlığı da kapatmayı istemediği...

Beşli konferansa saklayacak...

Neden?

Garantiler konusunda "istediğini almaya yakın bir pozisyon elde edene kadar" dönüşümlü başkanlık konusunda "evet" demek istemiyor...

Garantilerin görüşüleceği 12 Ocak öncesinde dönüşümlü başkanlık konusunda uzlaşıya varmak, Cenevre'nin en büyük sürprizi olarak algılanıyor.


En umutlu Eide mi?

Eide oldukça uzun bir bir basın açıklaması yaptı.

Resmen umut pompaladı...

İlerlemenin mümkün olduğunu...

Çözümün imkansız olmadığını...

Uzlaşılamayan konularda çözüm zamanının şimdi olduğu...

Söyledi de söyledi...

BM basın merkezindeyiz...

Heyete ulaşmak neredeyse uzaya füze fırlatmak gibi...

Türk sözcü Barış Burcu'nun ağzından laf kerpetenle çıkıyor...

Ama Eide konuşunca...

"Çözüme az kaldı" diyor insan...

İster istemez merak ediyorum:

"Eide gibi umutlu olan kaç kişi var?


Ortak kahvaltı

Daha önce Rum ve Türk heyetlerinin İntecontinental Otel'de kalacağı açıklanmıştı.

Akıncı, heyeti ile President Wilson otelde kaldı.

Herkes merak etti.

"Kriz mi?" diye sorguladık.

Ancak Akıncı bu tercihi ile, KKTC'den gelen heyetle aynı otele yerleşmiş oldu.

Nitekim dün sabah kahvaltısını Serdar Denktaş, Tufan Erhürman ve Cemal Özyiğit yanında, KKTC'den giden diğer parti temsilcileri ve STÖ heyetleri ile aynı ortamda yaptı.

Herkesle sohbet etme ve görüş alış-verişi yapma şansını yakaladı.

Haliyle Cenevre'ye birlikte gelmeyi başaramayan heyet, aynı ortamda kalmayı başardı. 

10/01/2017 09:13
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: hüseyin ekmekçi, cenevre, eide, kıbrıs
MANŞETLER

HK Hüseyin Ekmekci

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.