Mete Tümerkan yazdı

"Bu ay sonunda Cenevre’de gerçekleşecek olan gayri resmi görüşme ‘out of box’ düşünmek ve farklı bir şeylerin olup olamayacağını test etmek için bir fırsattır."

ads ads ads ads
14/04/2021

ads
Mete Tümerkan yazdı

Kıbrıs konusunda Cenevre’de 5+1 formatında yapılacak gayri resmi görüşmede yeni bir sayfa açılmak zorunda.

Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye tüm hazırlıklarını yeni bir sayfanın açılmasını sağlama yönünde yapıyor.

Federal çözüm arayışlarının geride kaldığı temel yaklaşımı ile yapılan bu çalışmalarla birlikte Türk tarafı  masaya ezber bozacak yaklaşımlarla oturmaya hazırlanıyor.

Bu da doğal aslında.

Kıbrıs konusunda kırk yılı aşkın bir süre federal çözüme ulaşılması için çaba sarf edildi.

Değişik dönemlerde farklı liderler dünyanın dört bir tarafında yapılan görüşmelerde federal çözüme ulaşılabilmesi için dirsek çürüttü.

En son 2017 yılında İsviçre’de önce Cenevre sonra Crans Montana’da gerçekleşen Kıbrıs Konferansı’nda, ilgili tüm taraflar Rum tarafının tutumu nedeniyle federal bir çözüme ulaşılmasının mümkün olmadığı gerçeği ile yüzleşti.

2004 yılında Annan Planı sürecinde referandumda yaşanan büyük hayal kırıklıklarının sonrasında Crans Montana’da federal çözüm arayışlarının artık kesinlikle anlamsızlaştığı ortaya çıktı.

Dönemin KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Türkiye yetkililerinin İsviçre’deki görüşmelerin federal çözüm için son şans olduğu uyarılarına rağmen, Rum Lider ‘halkını Kıbrıs Türk tarafı ile eşit koşullarda yeni bir ortaklığa gitme konusunda ikna edemeyeceğini’ söyleyerek bu konuda son noktayı koydu.

Bunun üzerine dönemin KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı “Bizim nesil başaramadı” diyerek yaşanan gelişmeleri özetledi.

Crans Montana sonrasında müzakerelerin kaldığı yerden başlaması artık mümkün değil.

Federal çözüm arayışı ile geçen yıllar Türk tarafı için olumsuzluklar getirirken, Rum tarafının mevcut koşullardan yarar sağladığı ortama zemin hazırladı.

Bu arada federal çözümde ısrarın aslında adada statükonun devamını sağlayan araca destek anlamına geldiğini herkes gördü.

Bu nedenden dolayı olacak, 2017 yılında Crans Montana’da müzakerelerin çökmesi sonrasında BM Genel Sekreteri Antonio Guterres artık yeni fikirlerin gündeme gelmesini istedi.

Guterres eski fikirler ve yaklaşımlarla bir yere varılmasının mümkün olamayacağı mesajını da böylece vermiş oldu.

Çünkü aynı yolu yürüyerek farklı bir yere varılamayacağı gerçeği Kıbrıs konusu için de geçerlidir.

Yıllarca müzakerelerde tekrar edilen yöntemlerde ısrar çözümsüzlüğün devamını sağlamaktan başka bir işe yaramadı.

Mevcut durumun devamı Rum tarafının gasp ettiği Kıbrıs Cumhuriyeti ünvanı ile konumunu güçlendirerek yoluna devam etmesini sağlarken, Kıbrıslı Türklerin de bedel ödemesine neden oldu.

Statükonun güçlenmesine fırsat yarattı.

Kıbrıs’ta mevcut durumun değişebilmesi için fasit dairenin dışına çıkmak şarttır.

Gelinen aşamada, bunun deneneceği yani ezberlerin bozularak fasit dairenin dışına çıkılabilecek, kimilerine göre ‘out of box’ olacak şekilde düşüncelerin masaya geleceği yeni bir görüşmenin arifesindeyiz.

Böyle bir dönemde yıllarca denenmiş ve hep başarısızlıkla sonuçlanmış yöntemlerde ve federal çözüm konusunda ısrarlı olmak, statükoyu koruma peşinde olanların ekmeğine yağ sürmekten başka bir işe yaramayacaktır.

Böyle bir ısrarın Kıbrıs’ta statükoyu korumak isteyenlerin ellerine argüman vermenin ötesinde bir sonucu olmayacaktır.

Bu nedenle sırf muhalefet etmek için statükonun devamına fırsat verecek yaklaşım ve eylemlerden uzak durmak ve bir şeylerin değişmesine fırsat yaratmak için masada farklı arayışların da gündeme gelmesi gerektiği fikrine destek vermek daha doğru bir yaklaşım şekli olacaktır.

Federal çözüm yolunda kırk yılı aşkın bir süre geride bırakıldı ama bir arpa boyu yol kat edilemedi.

Bu aşamada bir kırk yıl daha boşa kürek çekmede ısrarın bir anlamı yoktur.

Farklı fikir ve yaklaşımlar yeni kapılar açabilir.

Açmayabilir de!

Ama denemeden bunun sonucunun ne olacağını bilemeyiz.

Bu ay sonunda Cenevre’de gerçekleşecek olan gayri resmi görüşme ‘out of box’ düşünmek ve farklı bir şeylerin olup olamayacağını test etmek için bir fırsattır.

Bu testin yapılmasına fırsat vermek ve bunu yapmaya hazırlananları cesaretlendirmek, mevcut durumun değişmesini zorlayacak koşulların ortaya çıkmasına katkı koyabilir.

Yani statükonun değişmesine.

Eskide yani ‘illa ki federal çözüm’ demekte ısrar, bizi statükoya mahkum etmeye devam eder.

Kırk yılı aşkın bir süredir olduğu gibi…

O kadar!

14/04/2021 16:53
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Mete Tümerkan
MANŞETLER

HK KIBRIS

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.