“BEKLEYİN KURULTAY BİTSİN DA HALLEDECEYİK” DÖNEMİNİN SONUNA GELDİK. HUKUK DEVLETİNDE OLMAMASI GEREKEN BİR ÇOK ŞEYİ YAŞADIK… PAZARTESİ GÜNÜNDEN İTİBAREN EKONOMİ GÜNDEMİ İLE TÜM KAMU SEFERBER EDİLMELİ

HUKUK DEVLETİNDE HİÇBİR PARTİNİN KURULTAYI, BU KADAR ÇOK KAMU KAYNAĞI KULLANILARAK VE İŞİNİ GÜCÜNÜ BIRAKAN MÜDÜR MÜSTEŞAR, KAMU ÇALIŞANININ DAHİL OLMASIYLA İLERLEMEZ…

Ulusal Birlik Partisi yarın kurultaya gidiyor. Büyük tartışmalar, anlaşmazlıklar, belirsizlikler içerisinde devam eden süreç zaman zaman mahkeme kararları ile de gündeme geldi. Bu süreçte ülke demokrasisine zarar veren olaylar da yaşandı

Ulusal Birlik Partisi öyle bir parti ki, herkes her şeyi kurultay biter bitmez unutacak makam ve mevki kavgaları yeniden başlayacak, bakan olmak isteyenler, bakan kalmak isteyenler birbirini bıçaklamaya devam edecek. Bunların tamamını da parti tabanı doğal karşılayacak

Bu süreçte kurultayda aday olmak isteyip, bunu izinle yapmaya çalışan Olgun Amcaoğlu ve Kutlu Evren, bana göre kaybedenler olarak tarihteki yerlerini aldılar. Ya adaysınız, ya da değilsiniz. Bu cesareti ortaya koyamayanlar, makamların kendilerine altın tepsi içerisinde sunulmasına alışmışlar belli ki…

Bazı şeyler var ki hiç kimse alışmamızı beklemesin. Örneğin bu kadar çok kamu çalışanının, toplumun gözünün içine baka baka sadece kurultayla uğraşıyor olması, normal mi? Çağdaş bir ülkede personel dairesi de kamu hizmeti Komisyonu da hesabını sorardı

Bizim ülkemizde her şey normalleştiriliyor. Demokrasi böyle bir şey değil. Hukuk devletinde hiçbir partinin kurultayı, bu kadar çok kamu kaynağı kullanılarak ve işini gücünü bırakan müdür müsteşar, kamu çalışanının dahil olmasıyla ilerlemez…

Bu süreçte dikkat çekilmesi gereken bir başka isim de Ahmet Melih Karavelioğlu. Karavelioğlu, adaylığını açıkladığı günden beridir büyük bir cesaretle hem geri adım atmadı, hem de çok ciddi öneriler ortaya koyarak seçim kampanyasını tamamlamış oldu

Daha önceki kurultayda da aday olan Hasan Taçoy, bu kurultayda da tecrübeli bir ekiple parti başkanlığına aday. Az sayıda milletvekilinin yanına alarak, hem parti içi iktidara hem de başbakanlığı talip. Hatırı sayılır bir oy oranı var, parti başkanlığına yeterli olur mu, göreceğiz

Başbakanlar Üstel, adeta topuyla tüfeği ile, hem kamunun hem de Türkiye cumhuriyeti devletinin istikrar vurgulu, desteğiyle kurultayın en güçlü ismi. Kendisi de istikrar vurgusu yaparak 2027, genel seçimin yapılacağı döneme kadar parti başkanı olmak istiyor

Yarın sabah kurultay başlayacak ve saat 21:00’de sandıklar kapanana kadar 10.000’e yakın insan oy kullanacak. Tüm bu olumlu ya da olumsuz UBP’ye özgü davranışlar yanında bir gerçek var ki, tabanının en çok sahip çıktığı parti. Burası net ve tartışılmaz.

İşin özeti, UBP kurultayı ülke olarak hepimizi çok yordu. Ekonomik anlamda ülke çok kötü günlerden geçiyor. Cesur ve agresif kararlar alınması gerekiyor. Liyakat sahibi kadrolar kurulması gerekiyor. Bunun için de başbakanın güçlü bir liderlik sergilemesi gerekiyor

Ünal Üstel, tüm atamaları, kararları, ekonomik önlemleri kurultay sonrasına erteledi. Ülke bundan büyük zarar gördü. Çiftçi, hayvancı, sanayici büyük sıkıntılar içerisinde. Bakanların tamamı kadroları ile birlikte kurultaya odaklandı…

“Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik” derler ama, demokrasi, hukuk devleti olmaktan çok uzak olduğumuzu da gördük bu sürede. Kamu yönetiminde, “bekle kurultay bitsin” diye bir cümle olmamalı. Daha demokratik, hukuk devletinin gereklerini yerine getireceğimiz güzel günler ümidiyle…