Siz hükümet bozup hükümet kurarken, 30 binin üzerinde haciz ve mazbata davası ne olacak?
05/05/2022







Ali Baturay
Her tarafta, büyük bir çaresizlik hâkim…
Ülke darmadağın, sorunsuz bir alan yok…
Tam bir çaresizlik hâkim ülkede, kronik sorunlar çözülemediği gibi her gün mevcut sorunlara yenileri ekleniyor.
Devlet olmanın hiçbir gereği yerine getirilemiyor.
Peki hal böyleyken ülke siyasetinin bir bölümü, sözde bu ülkeyi yönetenler ne yapıyor?
Ne yapacaklar, sorunlara sorun katıyorlar.
Ülke yöneticileri hem nasıl bir görev üstlendiklerinin farkında değil, hem de kişisel hırslar, hesaplar, oyunlarla ülkeyi boş yere oyalıyorlar.
Beceriksizlikler, ihmaller, istismarlarla ülke zaten darmadağın, bir de bunun üzerine hesaplaşmalar eklendi…
Herkes kendini en akıllı, en becerikli, yüksek makamlara en layık görüyor.
Hal böyle olunca da birbirlerine yardımcı olacaklarına, birbirlerinin bacaklarını tutup aşağıya çekiyorlar.
Onlar hükümetçilik, devletçilik oyunu oynarken, olan halka oluyor.
Gerçekten sıktı bu işler, yordu, bitirdi bu halkı…
Yine partiler sıra sıra Cumhurbaşkanlığının yolunu tutuyor, bozulan hükümeti yeniden kurabilmek için sözde görüşüyorlarmış, çıkınca samimiyetsiz açıklamalar yapıyorlar.
Bakmak, dinlemek bile istemiyor insan, çünkü söylenenlere inanmıyor artık.
Dinlemekten bıktığımız klişe sözler tekrarlanıyor.
Ülke gerçekleri ortada ve bu gerçekler halkı cayır cayır yakıyor.
30 binin üzerinde esnaf, haciz ve mazbatalarla karşı karşıya.
Esnaf ve Zanaatkarlar Odası yetkilileri, Yenidüzen Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, geçmişten kalan 30 binin üzerinde bir alacak-verecek davasının mahkemelerde bekletildiğini, mazbata ve mahkeme olaylarının gitgide artacağını, rakamın 30 binin çok çok üzerinde oluşacağını söyledi.
Uzun zamandan beridir bu konuda hükümete çağrılar var, felaketin bağıra bağıra geldiği söyleniyor ama duyan yok.
Esnaf, tekrar borçlanarak borçlarını ödemelerinin mümkün olmadığını, herkesin borçlanma kapasitesini kaybettiğini belirterek, “Gelir kaybı halen devam ediyor. Eski borçların faizlerinin yükseldiği ortamda bu dakikadan sonra ödeyemeyiz. Dolayısıyla haciz, mazbata ve mahkeme olaylarının gitgide artacağını bu 30 binin çok üzerinde oluşacağını göreceğiz” diyor.
Bankaların alacağını talep ettiğini ifade eden esnaf, hükümetten borcu erteleyebilmek için faiz desteği vermesini istiyor.
Hükümet, borcu erteleyebilmek için faiz desteği verirse, ana paranın durabileceği noktada borçların faizlerini sübvanseye ederse esnafın da kendi düzenini toplayana kadar buradan bir çıkış yolu bulacağını belirten Esnaf ve Zanaatkarlar Odası yetkilileri, ancak ülke yöneticilerinden çıkış yolu için uzanan bir el göremediklerini ve umutlu olmadıklarını da vurguluyor.
Uzmanlar da hacizler sorununun aslında çok taraflı bir sıkıntı olduğunu hem alacaklının hem de borçlunun sıkıntı yaşadığını ve bunun genel büyük bir soruna, çaresizlik sarmalına dönüşeceğini kaydediyor.
Ülkeyi yönetenler, hükümet kurup hükümet bozarken, bunu bir oyuna dönüştürürken, diğer taraftan ülke cayır cayır yanıyor farkında değiller.
Hade bakalım, 30 binin üzerinde bir alacak verecek davası için ne yapacaksınız?
Kazanamayan, gelir elde edemeyen, dolayısıyla borcunu ödeyemeyen bu insanlar için ne gibi bir formülünüz var?
Pandeminin başladığı günden bugüne “hibe” talep eden, borçlanma dışında destekler isteyen esnafa hiçbir katkı yapılmadı, kaderine terk edildi, pandeminin üzerine döviz krizi geldi, Rusya- Ukrayna savaşı geldi, hükümetlerin “astronomik elektrik zammı” gibi acımasız uygulamalarıyla getirdiği sıkıntılar geldi. Esnaf, işletmeler tam bitirildi…
Esnaf, “faiz desteği” talep ediyor, hükümet ise elektriğe astronomik zam yapıyor, indirime yaklaşmıyor ve “yakıt değişim değeri” gibi ekstradan külfet ekliyor.
Bizi arayan işletme sahipleri, esnaf, “yazın bittik” diyor. Yazıyoruz, söylüyoruz, diğer meslektaşlarımız da haber yapıyor, yazıyor ama ülkeyi yönetenlerin konsantresi halka değil ki, onların derdi başka, hükümet bozup hükümet kurmakla meşguller, bir yere varacakları da yok…
- Büyük yangınla ilgili Meclis araştırma komitesi kuruldu da ne olacak, bir işe yarayacak mı ki?
- Taşeron işçilerinin sorunlarına kalıcı çözüm üretilmeli…
- Çocukken Cüneyt Arkıncılık oyunu oynar, gömeç bitkilerine yumruk, tekme atar, tahta kılıçla çakırdikenlerini haklardık
- Gerçekleşmeyen vaatlere, yalanlara, palavralara halk fazla tahammül gösteriyor
- Aslında yangın tecrübemiz var, sorunumuz ders çıkarmamaktır, tedbirsizliktir, sorumsuzluktur
- Yangınla ilgili bir kriz merkezi var mı gerçekten?
- Doğa harikası, yerini ölüm karasına bıraktı
- Yangın nedeniyle herkes üzgün ama üzgün olmak yetmiyor
- Tekrarlanan sorunlar ülkesinde yaşamak hiç kolay değil
- Yüce meclis sonunda böyle bir eylem de gördü; peki suçlu kim?
- TÜM YAZILARI için tıklayınız
