BU ÜLKEDE KAYNAK VARDIR. VAR OLAN KAYNAĞA EK OLARAK, OLUK OLUK TÜRKİYE’DEN KAMU MALİYESİNE VE YATIRIMLARA KAYNAK AKMAKTADIR.

MAALESEF TÜM BU KAYNAK, KÖTÜ SİYASİ YAPIYI BESLEMEKTE, VERİMSİZ KAMU DÜZENİ İÇERİSİNDE ERİYİP GİTMEKTEDİR. SPOR YATIRIMLARI DURDU, VİZYON VAR, PARA YOK… YAZIK

Bu ülkenin gelişiminin önündeki en büyük engel, kaynakların adil ve doğru kullanılmamasıdır, adaletsizliktir yani. Bu ülkenin ihtiyaçları vardır, o ihtiyaçlara yönelik tedbirler de zamanında alınmalıdır. Siyasetin önceliği ihtiyaçlar değildir ama…

Eğer öyle olsaydı, devlet bugün özel sektörün kapısında, “hadi okul yapın” diye yalvarmazdı. Eğer öyle olsaydı, okul aile birlikleri dilenci gibi ortalıkta gezmezdi. Eğer öyle olsaydı spor alanında bugün bambaşka bir yerde olurduk

Dün spor tesisleri ile ilgili konuştum. “Kırılan kırıldığı yerde, dökülen döküldüğü yerde kalıyor” dedim. Anlattık, Günay Caymaz, Özkan Yorgancıoğlu ve Hüseyin Özgürgün dışında spora ciddi yatırım yapan bir isim de yok. Ne varsa o zamanlarda yapıldı, şimdi çürüme aşamasında

Daha da kötüsü, kaynağı olmayan KKTC, kendi yatırım önceliklerini de belirleyemiyor. Nasıl mı? Aşağıda onu da anlatacağım. Para yok, para olmadığı için plan program da yok. Ne kalıyor geriye? Tesis olmadığı için, alt yapı olmadığı için harcanıp giden çocuklar

Para var aslında. Geçmişte oturmuşlar, casino ve bet işine yatırım yapanlardan döviz üzerinden bir fon oluşturmuşlar. Demişler ki, “Bu fonda oluşan parayla spora yatırım yapılacak. Gençler bet, uyuşturucu, kumar illetinden kurtarılacak…”

Bu fonla da memlekette çok güzel işler de yapıldı. Atatürk tartan zemini mesela. Salonun parkelerinin değişmesi, İskele’ye spor salonu, çok sayıda çim ve sentetik zeminli futbol sahası, bir çok stadın ışıklandırılması ve daha bir sürü şey…

Sonra? O fona, “maaşlara para yetmiyor” denilerek el konuldu. “Maliye tüm fonları bütçede toplayacak, sonra dağıtacak” safsatası, sistemi kuranlar tarafından bozuldu. Siyasetçi eliyle, spor için ayrılan bir kaynak maaşa gitti, alt yapı hamlesi de böylece son buldu

Bakınız, 2023 bütçesinde spor fonunda toplanan kaynak 150 milyon TL. Yetmez ama, çok iyi bir rakam. Hooop, Maliye 80 milyon TL’sine el koyuyor. Okul için mi? Hayır maaş için. Spor Dairesi’ne kalan bütçe 70 milyon TL…

Bu 70 milyon TL’nin 40 milyon TL’si spor federasyonlarına faaliyetlerine devam etsin diye dağıtılıyor. Geriye ne kalıyor? 30 milyon TL. E fondan ödenen personel var… Sahaların sulanması, mevcut tesislerin bakımı var… 30 milyon TL’den ne kalıyor geriye? Sıfır TL, sıfır sıfır sıfır…

Peki ne giriyor devreye? Haliyle Türkiye… Peki 2023 yılında, Türkiye’den gelen kaynakla yapılacak tesisler hangileri? Karadeniz 61 sahası eksikleri, İskele Trabzonspor’a sentetik saha. Bir de tamamen doğru bir siyasi kararla yeniden inşa edilen Taksim Sahası…

Başka? Devreye federasyonlar ve spor kulüpleri de giriyor. Araya Civisil antrenman sahasını sokuyor, Boğaz 74 sahası için sentetik zemin çalışmaları başlıyor. Ama KKTC siyaseti bir vizyon koyamıyor ortaya. Maalesef tablo bu. Kaynak var ama spor alt yapısına akmıyor…

Peki, 2023’de ihalelerinin tamamlanması halinde, hangi işlemler yapılacak. Lefkoşa’ya bir jimnastik salonu, Taksim sahasına iki tenis kortu ve bir basketbol sahası açık, Esentepe salonuna ek işler yapılacak, çevre düzenlemeleri ve var olan tesislere moderinizasyon…

Bu kadar. 150 milyon kaynaktan tesis yenilemesi ve bakım onarıma kalan para sıfır. Doğruyu bilmiyor mu Spor Dairesi Yönetim Kurulu… Mutlaka biliyordur. Vizyonu yok mu? Mutlaka vardır. Önceliğin ne olduğunu bilmiyor mu? Biliyordur. Kalkınmanın nasıl olacağını? Mutlaka. Ama kaynak maaşa gidiyor

Bu ülkede kaynak vardır. Var olan kaynağa ek olarak, oluk oluk Türkiye’den kamu maliyesine ve yatırımlara kaynak akmaktadır. Maalesef tüm bu kaynak, kötü siyasi yapıyı beslemekte, verimsiz kamu düzeni içerisinde eriyip gitmektedir. Yazık.