Türkiye, ya gönüllü ya da zorla
11/06/2013
Başaran Düzgün
Araya giren iş seyahati bahane, tükenmişlik sendromu şahane.
Memleket tükendi, bizi de beraberinde tüketiyor.
Sakat bir beynin ürettiği aptallıklarla uğraşıyoruz, ömrümüzü bu yönde harcıyoruz gibi gelmeye başladı bana artık.
Bütün sakatlar bir oldu memleketi yoruyorlar.
Bize de bu sakatlıkların üstüne yorum yapmak kalıyor.
Yani eskilerin deyimi ile “abesle iştigal etmek.”
3 parti anlaşmışlar yeni bir hükümet kuracaklarmış.
Herkes “başbakan kim olacak” diye sorup duruyor.
Herkes bir buçuk aylık başbakanın kendinden olmasını istiyor.
Kıbrıs Türk siyasi tarihinde (dünya tarihinde deyip de meseleyi daha da germeyeyim) bir ilke imza atmaya niyet edenler inşallah uzlaşırlar da ortak bir isim belirlerler.
Bu arkadaş da “anneciğim, gel gör çocuğun başbakan oldu” deme şerefine nail olur.
Teknokrat hükümet kurulacak, bürokratlar bakan olacak lafları o kadar çok dolaşmış olmalı ki şimdiden sadece bana 5 başvuru var.
Üstelik ben kafayı temizlemek için İskoçya’ya tüymüşken, muhteşem ormanların kenarında yeşilin her tonunun ta ortasında, kuş sesleri arasında huşu içinde huzura ermişken, “gardaş senin elin kolun uzundur, konuş da beni bakan yapsınlar” muhabbetine ne demeli.
İş yaşamında karınca kararınca başarılın olanlar “benden daha iyi bakan mı bulacaklar” havalarına girdi.
10 kişilik şirket yönetenler devletin maliyesini veya ekonomisini yönetmeye aday.
Geçenlerde yazmıştım da inanmayanlar çıkmıştı.
“Mahalleye bakan arabasıyla gideyim, seçimi kesin kazanırım” diyenlerin sayısı o kadar fazladır ki.
Peki başbakanlığa, bakanlığa aday olanlar ay sonu maaşları nasıl ödeyeceklerini düşünüyorlar mı?
Türkiye ile imzalanan protokolün bu hükümetin düşmesiyle ortadan kalkacağını biliyorlar mı?
Hele bu hükümet Meclis’ten güvenoyu almazsa ve kurulan hükümet seçime kadar devam etmekte ısrar ederse Türkiye’nin bu illegal yapıya destek vermeyeceğinin farkında olan var mıdır?
Yoksa herkes “Türkiye ya gönüllü ya da zorla maaşları öder” havasında mıdır?
Biz bu sakatlar için maaşsız kalmaya müstahak mıyız?
Üstelik sadece bir buçuk ay sürecek fanteziler uğruna…