Başbakan Ünal Üstel, dün düzenlediği basın toplantısında 2023’te KIB-TEK’te sorun kalmayacağını, elektrikle ilgili tüm konulara köklü çözüm getirileceğini söyledi.

    Başbakan, KIB-TEK için yakıtı artık TPIC’in getireceğini, yüzde 1 kükürt oranında yakıt sağlayacağını, kurumun bunun sadece yakıt bedelini ödeyeceğini, navlunu Türkiye hükümetinin üstleneceğini, bu yönde 5 senelik uluslararası anlaşma imzalanacağını anlattı.

    Dahası da var…Başbakan; Teknecik Elektrik Santrali bacasına yine Türkiye hükümetinin filtre hibe edeceğini, filtre takılacağı için yüzde bir değil, daha ucuz yüzde 3.5 kükürt oranlı yakıt alınacağını, bunun için de elektrik fiyatlarının ucuzlayacağını söyledi.

     Bitmedi; bu arada Teknecik Elektrik Santrali’nin tamiratları Finlandiya şirketi Wartsila tarafından değil Türkiye’den gelecek teknik ekipler tarafından yapılacak ve maliyetler aşağıya çekilecek, elektrik sayaçlarıyla ilgili bir oyun dönüyormuş, o oyun bozulmuş ve yeniden sayaç ihalesine çıkılacakmış…

    Bu arada KIB-TEK borçları için Türkiye hükümetinin 900 milyon TL kaynak gönderdiği de açıklandı…

    Cekli caklı pespembe bir tablo anlayacağınız… Gerçekten bundan sonraki süreç sorunsuz mu geçecek? Tüm bu söylenenler bir tamam olacak mı?

    KIB-TEK’le ilgili bugüne kadar neler duyduk neler? Kaç tane karar alındı da birçoğundan geri dönüldü… Her “tamam” denildikten sonra bir sorun yaşandı…

    Mesela merak ediyorum şu “bacaya filtre takılacak” sözüne inanabiliyor musunuz? İnsanın inanası gelmiyor ama umarım olur…

     İhale sistemi bozuldu, doğrudan alımlarla milyonlarca fazladan para ödetildi bu devlete ve işin sonunda bir firma seçilerek, onunla uluslararası anlaşma yapılacağı müjde olarak verildi bu halka… Müjde denilebilir mi gerçekten buna?

     Peki KIB-TEK neden bu hallere düştü, kim düşürdü kurumu bu kötü duruma? Velev ki bundan sonra sorun yaşanmayacak, peki daha önce bu sorunları yaşamamıza neden olanlar, devleti milyonlarca zarara uğratanlar, elektrik kesintilerine, ülkenin karanlığa gömülmesine sebebiyet verenler ne olacak?

    Yapılan yanlışlar nedeniyle halka çok pahalı elektrik satılmasına, bu nedenle hem hane halkının hem de işletmelerin çok zorda kalmasına neden olanlardan hesap sorulmayacak mı?

    KIB-TEK’le ilgili iki Sayıştay bir de Başbakanlık Denetleme Kurulu raporu olduğu, bu raporlarda çok sayıda ihmal tespit edildiği bilgisi sızdı medyaya ama bu raporlar kamuoyu ile paylaşılmıyor. Raporlar neden kamuoyu ile paylaşılmıyor?

    Eğer gerçekten de Sayıştay raporunda, 5 ihalede 60 civarında kusur tespit edilmişse, bu raporlarda yazılanlar yok mu sayılacak?

    Dünkü, basın toplantısında Başbakana söz konusu raporlarla ilgili üç kez soru soruldu ama hep geçiştirdi, cevap vermedi.

   Mesela bir yakıt şirketi, Başbakanın iptal ettiği “Akaryakıt Temin ve Taşıma İhaleyle” ilgili Rekabet Kurulu’na başvurdu, haklı bulundu ama sonuç değişmedi.

   Rekabet Kurulu bu şirketin yaptığı 10 itirazın 6’sını haklı buldu ve Yüksek İdare Mahkemesi’nde dava yolunun açık olduğunu bildirdi. Yani tüm bunlar yok sayılabilir mi?

    Geçmişin hataları, ihmalleri, istismarları, yasadışılıkları ortada dururken, gelecek için mutlu ya da pembe tablolar çizmek bu kadar kolay mı? “Geçmişin” diyorum da son birkaç ayda yaşananlar bile sorgulanması gereken şeyler…

        Keyfiliğin, günübirlik kararların hâkim olduğu, yasaların dikkate alınmadığı, geçmişteki hatalar ve istismarların hesabının sorulmadığı bir düzende gelecekte sorunların çözüleceğine inanabilir mi insan?

       Yığınla kusur Sayıştay raporlarına yansırken hiçbir şey olmamış gibi davranılabilir mi?

       Ortada, onca hasar, onca mutsuzluk varken, 2023 için çizilen pembe tablo tatmin eder mi bizi?  Etmez, etmeyecek…