Ülkede neredeyse her gün çok can sıkıcı durumlarla karşı karşıyayız…

   Değişen bir şey yok aslında, hep birbirine benzeyen, hep tekrar eden durumlarla, sorunlarla uğraşmak zorunda kalıyoruz…

   Yeni halkalar eklenen sorunları tekrar tekrar yaşıyoruz.

   Bu ülkede hayatın kendisi o kadar bir yorucu hale geliyor ki bir bakmışsınız takatiniz kalmamış.

   Geçim sıkıntısına, maddi sorunlara ek olarak toplumun çoğunluğunun maruz kaldığı haksızlıklar, adaletsizlikler, ihmaller, saçmalıklar ve de ülkenin içinde bulunduğu derin belirsizlik büyük bir zihinsel yorgunluğa da neden oluyor.

   Bir süre sonra bazı şeyleri duymak, bazı kimseleri görmek istemezsiniz, çünkü sizi yorarlar hatta sağlığınızı bozarlar.

    Siz nasıl geçinirsiniz, nasıl para kazanırsınız, ya da para kazanabiliyor musunuz, kazandığınız para size yetiyor mu, en sıradan ihtiyaçlarınızı karşılayamaz olduğunuzu birileri duyuyor, görüyor mu?

    İş yapmaya çalışırken maruz kaldığınız engelleri, sıkıntıları, hantallığı aşabiliyor musunuz?

    Yaşamınızın her anındaki eziyet halinin sizde yarattığı tahribatı görebiliyor mu birileri?

    Çıldırmamak elde değil, psikolojik bir yıpranma içine girmemek mümkün mü bu kaosun içinde?

    Ülkeyi yönetenlerin konuşmalarına ve yapmak istediklerine baktığınız zaman onların gündemi ile vatandaşın gündeminin pek uyuşmadığını görürsünüz.

    Evet uyuşmuyorlar ama onların yapmak istedikleri halkın huzurunu hatta sağlığını bozuyor.

    Bir konuşma yarışıdır gidiyor da söylenenlerin birçoğu beş para etmez boş şeyler, bazıları da yalan çıkıyor maalesef…

    Bu çok başarılı arkadaşlar yine hükümet sorunu yaşıyormuş duydunuz mu?

    Ansızın medyaya yine bir hükümet krizi olduğu haberleri düşüyor, hükümetin küçük ortaklarından YDP’nin başkanı hükümetten çekilme tehdidi yapıyor.

     Bozmaya da kurmaya da doyamıyorlar maşallah…

     Bunca sorun içinde halkın beklediği müjde bu mudur?

     Yine mi hükümet sorunu? Bu kaçıncı hükümet sorunu, bu kaçıcını hükümet, bu kaçıncı başbakan? Nereye kadar? Yetmedi mi yaşadıklarımız? Bitmeyecek mi bu saçmalık?

     Kaçıncı kez, kaç yıldır aynı koalisyonlarda bulunan UBP, DP ve YDP’nin kurmayları halen birbirini tanıyamadı mı?

     Halen birbirlerinden şikâyet ettiklerini mi duyacağız?

     Partiler aynı, içindeki insanlar aynı, halen etleriniz bir kazanda kaynamıyor mu?

     Biz sizi mi çekeceğiz, hükümet bozuldu, bozuluyor diye…

     YDP kanadı çalışmak istiyor, icraatlar yapmaya çalışıyor ama UBP engelliyormuş…

     YDP’liler UBP’lileri yeni mi tanıyor? Mademki anlaşamıyorsunuz, mademki sizi çalıştırmıyorlar, niye bir daha, bir daha hükümet kuruyorsunuz?  

      Nedir öyle aba altından sopa göstermek, neyse size yaptıkları çıkın açık açık anlatın?

      Bu tehditler, bize iş yapmak istemekten çok bir iç pazarlık, bir şeyler koparma amacı gibi geliyor ve inanın artık çekemiyoruz, tahammül edemiyoruz bu gibi durumlara.

      Koalisyondaki üç parti de neyi yaptı, neyi başardı da kendi arasında kavga edecek?

      Bugüne kadar olumludan çok olumsuzlukları ile bu toplumu helak ettiler.

      Koalisyon ortakları her şeyi birlikte yaptı, ülkeyi birlikte kaoslara sürükledi, öyle birileri aradan sıyrılıp da “ben iş yapmak istedim de ortağım bırakmaz” falan demesin lütfen, zaten hepiniz sınıfta kaldınız.

       Herkesin aldığı bakanlıklarda neler yaptığı da ortada, öyle harikalar yarattınız da harikalara devam edeceksiniz intibaı yaratmaya çalışmayın lütfen.

     Ülkeyi zaten mahvettiniz, birçok bakımdan kaosa sürüklediniz, halkı mutsuz edecek, umutsuzluğa sürükleyecek ne varsa yapıyorsunuz. Bir de hükümet krizi numaraları yapıp daha fazla can sıkmayın…