Ulusal Birlik Partisi (UBP), 3 vekilli Demokrat Parti (DP) ve 2 vekilli Yeniden Doğuş Partisi (YDP) ile koalisyon kurup hükümet olabilmek için tavizler verdi.

O partilerin oy oranlarına eşit olmayan tavizler.

YDP'nin tavizi de spor oldu ne yazık ki.

2 milletvekilinden 1 milletvekiline düşmesine rağmen YDP elinde rehin tuttuğu sporu bırakmak istemiyor.

UBP, Başbakanlık müsteşarlığına başarılı bir döneme imza atan spor dairesinin eski müdürü Hüseyin Cahitoğlu'nu atayarak bu yönde bir hamle yaptı ama sonuca ulaşamadı.

Sporun YDP'den alınarak UBP'ye bağlanması ve Cahitoğlu'nun olaya hakim olması amaçlanıyordu ancak YDP başkanı Arıklı, Başbakan Saner'e ayak diremeye devam ediyor.

UBP ve YDP arasında Hesaplaşma sürüyor ama ülke sporu da dibe vurdukça vuruyor.

Spor dairesi geçen dönemden başlayarak tarihinin en kötü dönemini yaşıyor.

Ülkede spor adına taş taş üstüne konmuyor.

Kağıt üzerinde federasyonlara para verildiğine bakmayın.

Hepsi de parasızlıktan gırak gırak ötüyor.

Futbol sezonu başladı.

Doğru dürüst tek bir saha yok.

Spor dairesi adına katkı olabilecek tek bir yatırım yok.

Her taraf dökülüyor.

Diğer spor branşlarının tesisleri Allah'a emanet.

Kendileri bakabiliyorsa bakıyor, aksi takdirde harap olmuş spor yatırımına dönüyor.

İki üç yandaş federasyona ilgi göstermekle, ödül törenlerinde madalya dağıtmakla, ambargoları kaldıracağız hayali ile umut pompalamakla bu işler olmuyor.

Sporun rehin alınmasına son vermek yapılacak en hayırlı hizmet olacaktır.