En güzel bahane kimin?
07/02/2015
Cem Kar
Özellikle ülke sorunları ve sorunların kaynakları konusunda çıkarlarımız doğrultusunda kendi gerçeklerimizi halka empoze ediyor olduk. Çıkarlarımız çatışınca da, gerçeklerimiz biraz daha farklılaşıyor. Bahanelerimize ciddi ciddi sığınır olduk. Dünyanın bizi tanımaması bazen çıkarlarımıza hizmet ediyor ve hatta en büyük dayanak noktamız olabiliyor. Kendimize ait özellikler uyduruveriyoruz.
İşin garip yanı bunlara biz de inanıyoruz. Bir taraftan “çözümsüzlüğü önemsememiz gerekir” diyoruz. Bir işi yapamadığımızda beceriksizliğimiz ortaya çıkmasın diye birden bire Kıbrıs sorunu en büyük sorunumuz oluyor. Bahanelerimiz bitmek tükenmek bilmiyor. İşi yapmak yerine bahaneler üretmekte üstümüze yok. Bir işi nasıl yapacağını anlatan yok.
Buna karşılık, yapamadıklarımız, yapmadıklarımız için hep bir sebebimiz var. Bahanelerden sıkıldığımızda seçimlerle değiştiriveriyoruz. Değişim diye nara atanları seçiyoruz ancak değişenin bahaneler olduğunu görüyoruz. Hep birileri birilerinin iş yapmasını engellediğine dair sözler duyuyoruz. Birilerinin bütün işinin, seçtiklerimize iş yaptırmamak olduğuna inandırılıyoruz.
İnanıyor muyuz? Kendimize gelmemek en büyük tecrübe ve yetimiz.
Kendimize gelmek istemiyoruz.
Ülkemizin ne halde olduğu ile ilgili sadece konuşuyoruz.
Her şeyi gayet iyi biliyor, sorunlara çareleri anlatıyoruz. Konu iş yapmaya geldiğinde hiç birimiz ortada yok...
Bahanelerimiz en güzel dayanak noktamız. Peki nereye kadar?
Sorunlara çareler üreten, ürettiği çareleri bahanelerin arkasına sığınmadan hayata geçirenlerimiz ne zaman ortaya çıkacak?
Kendi veya temsil ettiği unsurların çıkarlarını düşünmeden, ülke gerçeklerini görebilen, halkın yararına ve çıkarına hareket edenlerimiz ne zaman bizi yönetecek?
Yakındır.
Merak etmeyin...
- ''Baba bizde McDonald’s neden yok?''
- En güzel bahane kimin?
- Şu göç meselesi
- Aranızda lider/kahraman olmak isteyen var mı?
- Aranızda lider/kahraman olmak isteyen var mı?
- Ülkeni sevmek demek...
- “1964’ün ilk güneşi doğuyor. 1964’ün ilk sabahı…”
- ‘1964’ün ilk güneşi doğuyor. 1964’ün ilk sabahı…’
- ''Türkiyeliler geldi böyle oldu''
- ''Türkiyeliler geldi böyle oldu''
- TÜM YAZILARI için tıklayınız