“Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in davetiyle…”
08/07/2024
Levent Kutay
Yukarıda naif gibi görülen ifade, Türkiye, ABD, Norveç, Kırgızistan Cumhurbaşkanı’na ait değil…
BM tarafından tanınmış, bayrağı dünyanın pek çok yerinde dalgalanan bir devlet için sıradan bir ifade yazımın ilk paragrafı…
En basit anlatımla, haber değeri yok…
Eminim, ben hatırlatana kadar da, bu satırları okuyan pek çoğumuz için sıradan bir konuşmanın ilk paragrafı olarak hatırlarda kalabilirdi.
Sadece Türkiye ile münasebetler ve ziyaretler kapsamında duymayı alıştığımız bir şablon cümleyi, Gaz rezervleri, jeopolitik değeri, dünyanın stratejik dengesi içerisinde en hassas konumuyla, Azerbaycan’ın Cumhurbaşkanı’ndan davet almış, KKTC’nin Cumhurbaşkanı’ndan duyduk…
Dünyanın gözü önünde, önceden planlanmış, takvimlenmiş, duyurulmuş bir zirveye alınan davete icabet ediyordu Cumhurbaşkanı Tatar…
Üstelik, yakın zamanda savaşarak alınmış bir coğrafyaya atfedilen bir zirveye…
BRT’yi temsilen yola koyulduk Sayın Başkan’la…
Bakü Haydar Aliyev Havalimanı’ndan itibaren, TDT’ye üye devlet ve hükümet başkanlarına uygulanan protokol, istisnasız uygulandı…
Bakü Sokakları’nda Azerbaycan ve KKTC Bayrakları birlikte dalgandırıldı.
Bakü’de gördüğüm KKTC Bayrağını, KKTC’de görmedim desem yeridir…
Yine Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı envanterinden Mercedes Maybach makam aracı da KKTC bayrağına kadar düşünülmüş…
Bakü’den havalanıp, Şuşa Fuzuli Havalimanı’na vardığımızda askeri törenin apronda hazır edildiğini gördük…
A tipi protokolle KKTC Cumhurbaşkanı karşılandı…
Uzun konvoy eşliğinde, Yeşile bürünmüş dağların arasından yeni yapılmış yollardan, tünellerden geçip Şuşa’ya vardık…
Şuşa, Azerbaycan için şimdilerde Kültür Başkenti sıfatı alsa da, Ermenistan İşgali’nden kurtarıldığı için Başkent Bakü’den sonra şimdilerde manevi anlamı hayli yüksek bir şehir…
Azerbaycan, Dağlık Karabağ’ı yeniden almak için 3300 Askerini şehit vermiş…
Şu an sakin, sessiz… Özenle, karakteristik kentsel dokusuna uygun yeniden inşa ediliyor…
Azerbaycan devleti, şehrin meydanına astığı görsellerle “Şuşa benimdir” mesajını vermekten çekinmiyor.
Azerbaycan, geçmişten kaynaklanan tarihi ve manevi anlamı, Türk Devletleri’ni Şuşa’ya davet ederek, dünyaya önemli bir mesaj vermek istiyor…
Bu mesajın kapsamına, KKTC de Cumhurbaşkanı, Dışişleri Bakanı ve bayrağı ile dahil edilmiş…
Beğenmeyenler, burun kıvranalar elbet olacaktır ama KKTC’nin statüsü Azerbaycan’da tanınmış bir devlet statüsünde…
Cumhurbaşkanı Tatar’dan kısa süre önce hükümetin başı olarak Başbakan Üstel’in de Bakü ve Şuşa’yı ziyaret ettiğini, ayrıca Yeni Azerbaycan Partisi ile temaslarını artırdığını hatırlatmakta fayda var…
11 Kasım 2022’de, KKTC’nin yolu, resmi olarak Türk Devletleri Teşkilatı ile kesişti…
Türkiye - Azerbaycan müttefikliğinin, en somut adımlarından birisi olarak, ciddi itirazlar, perde gerisinde yaşanan yüksek tansiyonlu diplomatik ataklara rağmen, hayata geçmiştir gözlemci üyelik…
Her defasında dile getirmekten çekinmeyeceğim…
TDT Zirvelerine, Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanların katılması, Kıbrıs Türk Halkı’nın her coğrafyada, her platformda kendisini ifade etme fırsatı bulmasının kıymetini, evvela iç kamuoyunun daha iyi kavraması elzemdir…
Somut adımlarla, ticaret hacmini genişlettikçe, doğrudan ticareti, seyahati, sportif ve kültürel organizasyonları somutlaştırdıkça, kamuoyunun bu tarihi adımlara daha da ilgi göstereceğini görebiliyorum…
Not: Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu ile uzun zamandan sonra, Şuşa’da fırsat buldukça dış ve iç siyasetle ilgili keyifli sohbet etme imkanı bulduk… Başka bir yazıda ele alacağım…
- Bence sorun kubbe değil, 3’lü zirvecik…
- New York’ta yeni bir pencere, önemli detaylar…
- Akdeniz ve çevresinde enerji denkleminde Kıbrıs
- Niko’nun paniği bizi geriyor, AB yine izliyor…
- UBP’de ilk raundun ardından…
- Elena ve Buse’nin kaderi…
- Levent Kutay yazdı: Anita’nın Mektubu, Niko’nun telaşı…
- Subliminal mesajlı motor gezisi…
- Haber Kıbrıs’ın bir üyesi olmak elbette bana da gurur veriyor
- Bu anket en çok CTP’ye mesaj veriyor…
- TÜM YAZILARI için tıklayınız