Bu sözler bana ait değil…

“Doğruya doğru yanlışa yanlış dememiz lazım” diyen Kamu - Sen Başkanı Metin Atan’a ait… ve ekliyor: 

“Başbakan, et konusunda doğruyu yaptı”

Ülkenin en büyük kamu sendikalarından birisi Kamu - Sen, Hayvan Üreticilerinin eylemine tepki göstermiş ve destek vermeyeceklerini açıklamıştı.

Sayın Başkanı dün yayında konuk ettik…

Doğrudan düşüncelerini aldık…

Bir kamu çalışanı olarak, sivil toplumun gücünü, sendikal yaşamın gerekliliğini sorguladım evvela…

Eylem biçiminin artık sorgulanması gerektiğini vurguladı sayın Başkan…

Hakkın, hukukun, kapı, duvar kırarak değil, masada diyalog yoluyla çözüleceğine inanıyor, hayvan üreticilerinin tavrını doğru bulmadığını söylüyor…

Gelelim et konusunda…

Kamu - Sen Başkanı Metin Atan, eyleme katılmama üzerine aldıkları eleştirileri şöyle yanıtlıyor:

İlk defa hükümet kanadı doğru bir karar verdi. Verdiği bir kararın arkasında durdu. Kilosu 1000TL’ye yaklaşan eti alamayan dar gelirliye fırsat yaratıldı. Eyleme saygı duyuyoruz ancak asıl sorun Güney Kıbrıs’tan kaçak gelen 300 Ton etin insanımıza hijyenik olmadan yedirilmesidir. Bunu örtbas etmek isteyenler bu eylemi yapıyorlar. Sadece hayvancı değil, her kesimin hakkını düşünmek zorundayız. Halkın desteklemediği bir eyleme katılmadık, katılmayız. Kamu malını kırıp dökerek, hak aranmaz. Sonuçta da zaten Başbakanla Et pazarlığı değil, süt pazarlığı yaptılar. Et diye başlayan eylem siyasi partilerin katılımı ile varoluş mitingine döndü. Gerçek varoluş mitingi yapılırsa en önde biz gideriz. Ama bu eylemin, hakkaniyet adına doğru olmadığını gördük. Başında uzlaşabilirlerdi ve ülkeyi bu kadar kaosa sürüklemezlerdi. Buna kimsenin hakkı yok. Doğrunun yanındayız, yanlışın karşınızdayız

Et üzerinden sistemin, mekanizmanın, kaçağın daha fazla sorgulanmasına destek olması diliyorum…

Elbette hedef, kendi et ve süt üretimimizi köylüden sağlamak…

Yeni Zelanda kuzularımız afiyet olsun…