Son zamanlarda doğaya ve çevreye yönelik artan ihmal ve zararlar karşısında duyduğum endişe ve üzüntüyü paylaşmak istiyorum. Her gün medyada karşılaştığımız yeni doğa skandalları ve çevre kirliliği vakaları, insanoğlunun doğaya karşı sorumsuz tutumunun birer kanıtı haline geldi.

Ülkemizde çevreyi kirleten ve zarar veren kişilerin sayısı maalesef her geçen gün artıyor. Yolda yürürken arabalardan atılan çöpler veya sigara izmaritleri gibi basit ama toplumsal bir sorun haline geldi. Bununla da kalmıyor, medyaya yansıyan vahşi olaylar, insan aklının alamayacağı vandallıklar artıyor.

Bu olayların en çarpıcı örneklerinden biri, İskele’de geçen hafta deniz kaplumbağası yuvasının üzerinde mangal yapılmasıdır. Evet, yanlış okumadınız. Nesli tükenme tehlikesi altındaki deniz kaplumbağalarının yumurtalarının bulunduğu yuva, sorumsuz insanlar tarafından mangal alanı olarak kullanıldı ve yumurtalar acımasızca yok edildi. Bu olay, doğaya ve canlılara karşı işlenen büyük bir suçtur ve bu suçun failleri henüz bulunmamış olsa da en ağır cezaları almaları gerektiği kesindir.

Bu tür olaylar, sadece deniz kaplumbağaları gibi özel türleri değil, genel anlamda doğayı ve ekosistemi tehdit ediyor. Çevreyi kirleten ve doğaya zarar verenlere karşı caydırıcı cezaların gelmesi artık sizce de bir zorunluluk haline gelmedi mi? Piknik alanları, ormanlık bölgeler, sahil kenarları adeta çöplük oldu.

Şahsen ben de bu durumdan büyük bir utanç duyuyorum. Ülkemize gelen turistlerin veya çocukların bu manzaralarla karşılaşması, insanlık adına büyük bir utanç.

Ayrıca, son yıllarda pamuk hastalığı nedeniyle babutsalarımız neredeyse yok oldu.Vatandaşlar bireysel mücadele etse de pamuk hastalığı üstün geldi. Birçok babutsa ağacı gözlerimizin önünde resmen eridi. Bireysel çabalar yetersiz Yetkililerin daha fazla doğa zararının önlenmesi için acil adımlar atması gerekmektedir.

Sonuç olarak, çevreyi korumak için daha sıkı yasalar çıkarmak ve bu yasaları caydırıcı cezalarla desteklemek zorundayız. Umuyorum ki yetkililer, bu konuda gereken adımları atar ve doğanın ve çevrenin korunması için ellerinden geleni yaparlar.

Evet, ülkemizin birçok sorunu var ve her biri önemli. Ancak çevre ve doğa konusunda da aynı hassasiyeti göstermek zorundayız. İki yıl önce yaşadığımız büyük yangında içimizin nasıl yandığını hatırlamakta fayda var.