Sözleşmeli değil, tedirgin hekimlik
07/04/2025












Yağmur Düşer
Bu ülkede artık her şey mümkün! Her geçen gün, akıl ve mantık sınırlarını zorlayan olaylarla karşılaşıyoruz. Ağır aksak ilerleyen sistemlerimiz şimdi açıkça bir çöküşe sürükleniyor. Bunun en çarpıcı örneği ise sağlık sistemi.
Son dönemlerde kamuda sözleşmeli hekim oranında ciddi bir artış yaşanıyor. Elbette sözleşmeli istihdam her alanda olduğu gibi sağlıkta da olabilir. Ancak sorun, bu hekimlerin keyfi ve baskı altında çalıştırılıyor olması. Görev yerleri, nöbet saatleri gibi temel çalışma koşulları aniden ve gerekçesiz şekilde değiştirilebiliyor. Bu kabul edilebilir bir durum değil.
Örneğin sağlık ocağında görev yapan bir hekim, hiçbir gerekçe sunulmadan bir anda acil servise kaydırılabiliyor. Oysa en azından bir yıllık sözleşme süresi boyunca görev yerinin sabit kalması gerekir. Dahası, sözleşmeli hekimler hakkında en küçük bir şikayet olduğunda, herhangi bir soruşturma dahi yapılmadan görevlerinden alınabiliyorlar. Bu durumu son zamanlarda somut örneklerle yaşadık.
Acil servislerde zaten ciddi bir hekim eksikliği varken, sudan sebeplerle sözleşmelerin feshedilmesi, sağlık hizmetlerini daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Geçtiğimiz günlerde Tabipler Birliği, Tabipler Odası, Diş Tabipleri Odası ve Hekimler Sendikası’nda ortak bir açıklama yaparak, bir sözleşmeli hekimin hakkında çıkan iddialar nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından tek taraflı olarak işine son verildiğini duyurdu.
Açıklamada, bu tür uygulamaların kamu ve özelde çalışan sağlık personelinin iş güvencesini ortadan kaldırdığı ve motivasyonlarını ciddi şekilde zedelediği vurgulandı.
Tabipler Birliği Başkanı Ceyhun Dalkan’a göre, bu sistemin hekimler üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. Dalkan, sistemin doktorların sürekli tehdit altında tutulmasına olanak tanıdığını söylüyor.
Evet, Sağlık Bakanlığı’nın yasal yetkisi olabilir. Ama bu yetkinin keyfi şekilde kullanılması başlı başına bir sistem krizidir. Bu anlayış, sağlık çalışanlarının yüzüne açıkça “senin iş güvencen yok” demektir.
İş güvencesi olmayan bir sistemde ne hekim huzurla çalışabilir, ne hasta güvenli hizmet alabilir. Keyfi uygulamalara son verilmelidir
- Dijital bağımlılık sessizce yayılıyor
- Aynı havayı solumaktan utanç duyuyorum
- Bir mahalle vardı çocuk sesleriyle dolup taşan
- Memleketin çivisi çıktı, deport yasası değişmeli
- Çevre kirliği alarm veriyor! Ağır cezalar gelmeli
- 8 Mart ve Acı Bir Gerçek
- KKTC’de Olağandışı Her Şey Olağan Oldu
- Puff Sigaralar Yasak Ama Her Yerde…Kim dur diyecek?
- “Bir bebek doğar ve bir anne dünyaya gelir” ne güzel bir sözdür ama…
- El Ayak Ağız Hastalığı Salgını: Bakan Sus Pus, Veliler Endişeli
- TÜM YAZILARI için tıklayınız






