Pazar Sohbetimdir: (23 Nisan’larla Büyüdük…)
22/04/2018
Eşref Çetinel
Saçları bukleli, gözleri pırıl pırıl, güldü mü yanağında gamzesi oluşan küçük sevimli kıza sordum: “Söyle bakalım kızım nedir ulus?”
İşaret parmağını şakağına götürdü, tebessüm ederek düşünür gibi yaptı, “şeyyy” dedi… “Şeyy, ulusal gün öğretmenim”
Ya nedir “ulusal gün?” Hiç duraksamadan cevap verdi: “23 Nisan Çocuk Bayramıdır öğretmenim.”
Sınıfa döndüm tümüne birden sordum: “Neymiş sevgili öğrenciler ulusal gün?” Hep birden cevap verdiler: “23 Nisan Çocuk bayramıdır öğretmenim!” ****
YARIN 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramıdır. Biz bu “ulusal” dediğimiz bayramlarla büyüdük.. 19 Mayıs’lar, 29 Ekim’ler, 23 Nisan’larla.. Her yıl dönümlerinde onları Türk bayrakları, Atatürk resimleriyle süsledik.. Onlar için nutuklar attık, şiirler okuduk.. Marşlar söyledik coşkuyla.. Onlarla sevindik, onlarla coştuk. “Vatan millet sevgisini” öğrendik onlardan.. Her 23 Nisan’da Atatürk’ün “Ulusal Egemenliği çocuklara niçin armağan ettiğini öğrendiğimiz gibi.
HER “19 Mayıs”ı gençliğin, sporun, zindeliğin bayramı olarak kutladık, yüzlerce, binlercemizle alanlarda gösterilerimizle…
Her 29 Ekim’de bir defa daha “cumhurun” çocukları olduk, gençleri olduk, yurttaşları olduk… **** ATATÜRK’ü bu “ulusal günlerle” tanıdık, ulusal günlerle sevdik, ulusal günlerde eğildik büyüklüğünün önünde..
O’nu hep ulusal günlerde yad ve şad ettik. “Olmasaydın olamazdık” dedik minnetle.. ****
ONCA anlatımdan sonra bir kez daha sordum “23 Nisan çocuklarına:” “Şimdi söyleyin çocuklar nedir 23 Nisan Egemenlik ve Çocuk Bayramı? Hep bir ağızdan cevapladılar: Atatürk’tür öğretmenim…”
“Tıpkı dedim 19 Mayıslar, 29 Ekimler, 30 Ağustos’lar gibi…” ****
GERÇEKTEN de “bu ulusal günlerle” büyüdük biz.. “Vatan millet sevgisini bu günlerle biledik..” Nereden gelip ne olduğumuzu ne olduğumuzu bildiğimiz için nereye gitmek istediğimizi, böylesi günlerin “bayram havalarında” öğrendik ve anladık.. Egemenliği, Cumhuriyeti, Milleti, vatanı, özgürlüğü anlayıp öğrendiğimizce… Şimdi de bu günleri yaşadığımız için yaşatmaktayız kalplerimizde.. O “büyük günleri” daha çocukken kutlayıp kutsadığımız, Atatürk’le birlikte öğrenip andığımız için sevdik, onları büyütürken de hep büyüdük..
****
ÇOCUKLARA yine sordum: Ya bu Kıbrıs adasında biz neyiz, siz nesiniz? Hep birden yine cevap verdiler: “Atatürk çocuklarıyız öğretmenim.”
“Hep Atatürk çocukları olarak büyüdük zaten.. Bu nedenle seviyoruz yurdumuzu. Bu nedenle kuşlar kadar özgür olmak istiyoruz vatanımızda..” Dedim…
Biliyoruz ki “uğruna ölen varsa vatandır toprak…” Biz ölmekle kalmadık! Kıyıldık, göç yollarında ufalandık! Ezildik, ezdirildik ve hâlâ ezilip ezdirilmekteyiz!
****
“SEVGİLİ öğrenciler” dedim tüm bu söylemlerimizden sonra: “Vatan nedir?” Gene hep birden cevapladılar. Devlettir öğretmenim…”
“Ya devlet nedir çocuklar?” “Vatandır…”
VE ekledim. “Yarın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk bayramıdır.. Bu bayramı bize armağan eden Atatürk’tür.. Bize ulusal mücadelenin ve mücadelelerimizin 23 Nisan’larından, 19 Mayıs’larından, 29 Ekim’lerinden bakıyor şimdi Mustafa Kemal Atatürk. Ve diyor ki devletseniz vatan sizindir.
Neymiş çocuklar? “Bu vatan bizimmiş öğretmenim…” Yani? “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” diye tamamladılar.. ****
ZİL çalmıştı. Cıvıl cıvıldılar… Koşarlarken okulun avlusuna şen şakrak, işte dedim “gelecek…” Vatan devletse, devletse vatan, bu minikler de yarının ulusudur kuşkusuz. Onlardır ebediyen yaşatacak devletle vatanı…
- Pazar Sohbetimdir.(Bu Devleti Kaybetmeyelim!)
- Lider olmak kolay değildir!
- Bıkıp Usandık Bu Müzakerelerden!
- Sorunu çözmek BM’lerin işi değil!
- Kendini zorlayan iki devletlilik..
- Pazar Sohbetimdir: (Kıyaslamayla Geçen Hayatlarımız!)
- Hepsi de birbirinin kopyasıdır!
- Güneyin Ekmeğine Sürülen Yağlar Ballar!
- Sn. Akıncı’dan beklediğimiz
- Bundan sonrası (iki ayrı komşu devlet)
- TÜM YAZILARI için tıklayınız