Üniversitelerimiz haydan gelmedi, huya da gitmesin…

ads ads ads ads
22/08/2013

ads

Hasan Hastürer Hasan Hastürer


Üniversitelerimizi, ayırım gözetmeksizin gaile sınırlarımın içinde tutarım.

Üniversitelerimizin, Kuzey Kıbrıs’ta yaşamımızın bütünü içinde orantısız, çok büyük yeri ve önemi var.

Bu büyüklük nedeniyle üniversitelerden hangisi olursa olsun, sürekli “hata” yapması ve yapılan hataya özellikle yetkililerin göz yumması kabul edilebilir olamaz.

Üniversitelerimizden birinin güven sarsıcı uygulamaları sadece o üniversiteyi değil, tüm üniversitelerimizi etkiler.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın
 
 

Bir söz var, “haydan gelen huya gider.”

Kolay, emek harcanmadan elde edilenlerin değerinin bilinmemesi anlatılır bu atasözünde.

Üniversitelerimiz haydan gelmedi, huya da gitmesin…

***

Üniversitelerimizi, ayırım gözetmeksizin gaile sınırlarımın içinde tutarım.

Üniversitelerimizin Kuzey Kıbrıs’ta yaşamımızın bütünü içinde orantısız, çok büyük yeri ve önemi var.

Bu büyüklük nedeniyle üniversitelerden hangisi olursa olsun, sürekli “hata” yapması ve yapılan hataya özellikle yetkililerin göz yumması kabul edilebilir olamaz.

***

KKTC üniversitelerinden hangisinin amiral gemisi olduğunu da sorgulamam.

DAÜ ve YDÜ öteki üniversitelerimizde önde görünüyor.

Yükselen her ruh dünyayı yükseltir.

Üniversitelerimizin farklı bakış açılarıyla büyüklüğü ne olursa olsun başarıdan beslenen büyüklük, bütünün yükselişine de katkı yapar.

***

Kuzey Kıbrıs, uçsuz bucaksız bir ülke değil.

Bu nedenle hayatın her alanında dıştan bakanların genellemeyle yaklaşım somutlaştırma olasılığı yüksektir.

Bir politikacımız yanlış bir şey yapsa, “Kuzey Kıbrıs siyasetçisinden büyük gaf” diye rahat haber olabiliriz.

Örnekleri çoğaltabilirim.

Üniversitelerimizden birinin güven sarsıcı uygulamaları sadece o üniversiteyi değil, tüm üniversitelerimizi etkiler.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

***
Elbette üniversitelerimiz özerk olacak.

Siyasilerin eli, maşaları aracılığıyla üniversitelerin içinde olmayacak.

Bunu istemek, üniversitelerin kendine başına buyruk, özellikle ticari kaygı ve beklentilerle aklının kestiğini yapmasını savunmak ya da benimsemek değildir.

***

Geçenlerde YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Ali Bıçak’la sohbet ettim.

Sıkıntıların bir kısmından bahsetti.

Fark ettim ki bazı sıkıntıları da gizledi.

Her şeyi paylaşmak istememesine de saygı gösterdim.

Saygımı gösterirken, saygı duvarını aşmadan, “Aman ne olur, hoş görünüzün istismarına izin vermeyin. Hoşgörünüz istismar edilirse bedelini KKTC olarak öderiz” dedim.

***

Yıllar evvel Kuzey Kıbrıs’a yüksek öğrenim için gelen öğrencilerin büyük çoğunluğu zengin ailelerin çocuklarıydı.

Lüks bir hayatları vardı.

Büyük büyük evleri kiralarlar altlarındaki lüks arabalarla, trafikte terör estirirlerdi.

Onlar için okula ve okul dışına ödenen para pek de önemli değildi.

Şimdi öyle mi?
Elbette öyle değil.

Türkiye ve üçüncü ülkelerden ülkemize yüksek tahsil için gelen öğrenciler kuruşun hesabını yaparak öğrenimlerini tamamlamaya çalışırlar.

***

Üniversitelerimiz Türkiye ve üçüncü ülkelerden öğrenci almak için çaba içindedir.

Elbette çabalayacaklar.

Ancak uluslararası alanda çaba harcarken temel ilkelerden asla taviz verilmeyecek.

SAYDAMLIK, AÇIKLIK VE HESAP VEREBİLİRLİK’ten milim uzaklaşılmayacak.

İnternet üzerinden otel rezervasyonu yapanlar bilir.

Gideceğiniz ülkede bütçenize göre iyi bir otel ararsınız.

Seçenekleri belirleyip internetteki sayfalarına girdiğiniz zaman neredeyse tümüyle ilgili muhteşem fotoğraflar bulursunuz.

Daracık bir sokaktaki iki yıldızı hak etmeyen otel bile görsel yanıltmayla muhteşem görülebilir.

Rezervasyonu yapar, otele gidersiniz.

Şokları yaşarsınız.

Bizde küçücük, adeta süs balıkları için kullanılan havuzcuk, olimpik havuz olarak özellikle üçüncü dünya ülkelerinden öğrencilere satılabiliyor.

***

Geçen hafta GAÜ’den bir grup öğrenci benle görüşmek istedi.

Geldiler, oturup kendileriyle konuştum.
Daha doğrusu dinledim.

GAÜ benim için değerli bir yüksek öğretim kurumudur.

Önemli mesafeler de alınıyor.
Öğrencinin biri şunu sordu: “Tam burs nedir?”

Yanıtı verdim elbette: “Okula bir defaya mahsus giriş harcı ve en çok sosyal aktivite parası ödeyen, bunun dışında para ödemeyen öğrencidir.”

Yazacaklarım GAÜ’den arkadaşların açıklık getirmesine fırsat yaratmak içindir.

GAÜ’de tam burslu öğrencilerden çeşitli gerekçelerle para alındığını anlatıp şöyle dediler: “Her yıl okul kayıt harcı alınırken normal öğrenci 250 EURO veriyorsa burslu öğrenci 500 EURO ödüyor. Herhangi nedenle okula devam edemeyecek duruma gelen tam burslu öğrenciden geriye dönük, burslu olmayan öğrencinin ödediği para talep ediliyor. Bütün ödemeler öteki okulların kesinlikle üzerindedir.”

***

Denizcilik ve havacılıkla ilgili iddiaları teknik konular olarak görüyorum.

Bilgiçlik satarak düşünce ortaya koyup sorular sormak istemem.

Ancak GAÜ yetkililerinin az kelimeyle, kolay anlaşılacak üslupla, konulara açıklık getirmesini beklerim.

Bu yapılırken öteki üniversitelere gönderme yapılmasına da gerek yok. Bunun da altını çizmek isterim.

***

GAÜ, büyüyen üniversitelerimizden biridir.

Öğrenci sayısı büyürken doğal olarak öğretim üyesi, öğretim görevlisi ve öteki çalışanların sayısı da büyüyecek.

Bir süre önce Sosyal Sigortalar’dan üniversitelerimizde sosyal güvenlik yatırım beyan edilenlerin sayısını öğrenmek istemiştim. Yarım ağız bazı bilgiler paylaşılmıştı.

O bilgilere göre GAÜ’den sosyal güvenlik yatırım beyan edilenleri sayısı 400 dolayındaydı.

Bana bilgiyi aktarana “yanlışınız var” deyip şunları eklemiştim: “ GAÜ üniversitemizin sekiz bin dolayında öğrencisi var. Sekiz bin öğrenciye toplamda 400 kadar çalışan olur mu? Bu kedi ciğer meselesine benzemesin. “Ciğeri kedi yedi demiş” biri. Öteki de tartalım kediye deyip tartmış. Kedinin ağırlığı ciğer kadar çıkmış. O zaman adam sormuş. “Bu ağırlık ciğerse kedi nerde, eğer kediyse ciğer nerde?”

***

Bu konuları uzun uzadıya konuşmaya, yazmaya hiç gerek yok.

GAÜ yönetimi, iletişim menzilim içindedir.

Bunları yazmayıp, sorup öğrenebilirdim de...

Ancak konuyu,  genelde ders çıkarılması için burada ele aldım…

Benim yazmam ve konulara açıklık getirilmesi, konunun netleşmesine katkı koyacak.

Ortada yanlış bir bilgi varsa onlar da düzelecek…

Tam burslu öğrencilerden para alınmıyor ve alındığı iddia ediliyorsa iddialar, doğru bilgilerle halledilecek.

Önce söylenilenlerle uygulamada örtüşmeme varsa, uygulama neyse öğrencilere yolun başında o söylenecek.

Tarlada anlaşılacak ki harmanda sorun olmasın.

Bir daha altını çizeyim. Küçük bir ülkeyiz. Yanlışlar yapanın değil adil olmayan bir şekilde herkesin hanesine yazılır.

Yanlış varsa düzeltilsin.

 
Günün sözü:
 

Yanlışa verilen her taviz, bir sonraki yanlışın davetiyesidir.

22/08/2013 11:07
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: Üniversitelerimiz haydan gelmedi, huya da gitmesin…, Hasan Hastürer
MANŞETLER

HK Hasan Hastürer

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.