Zengin iş adamı karşısında, zavallı fakir devlet…
04/10/2013
Hasan Hastürer
1974 öncesinde ekonomimiz yoktu.
Sorgulanacak sistemden bahsetmek zordu.
1974 dönüm noktası oldu.
1974’e gelirken bugünün büyük iş adamlarının bir-ikisi hariç geriye kalanlar ya iş dünyasında yoktu ya da olanlar küçük dükkan sahibiydi.
Üretici olanların işyeri taş çatlasa 100-150 metrekare, çalışan sayısı da ona göreydi.
***
Türkiye’nin Özal dönemine kadar kapalı bir ekonomik yapısı söz konusuydu.
Rum’un ganimetiyle palazlanmaya başlayan iş dünyası, Türkiye’nin kapalı ekonomisine kocaman bir deliği Mersin Limanı’ndan açtı.
İspanyanın Mora battaniye, Fransa’nın Pyrex fabrikası üretimlerinin önemli bir bölümünü Kuzey Kıbrıs üzerinden BAVUL TURİZMİ operasyonuyla Türkiye’ye yaptı.
Battaniye üreticileri, Kuzey Kıbrıs’tan talebe akıl erdirememiş o zaman. Herkes üçer beşer alsa bile talep edilen miktar yine akıl almazdı.
Rahmetli Turgut Özal’ın ekonomik reformlarına kadar bu devam etti.
Bavul ticaretinin adı bavul turizmi oldu.
Başka bir ülkede asla görülmeyecek kocaman tekerlekli valizler üretildi.
Onlar taşıdı.
Kuzey Kıbrıs ekonomisinde palazlanma hız kazandı.
Gün geldi o kapı kapandı.
Kapanana kadar da atı alanlar Üsküdar’ı çoktan geçmişti.
Küçücük bir dükkanda üç beş televizyon satanlar sihirli dokunuşun, “YÜRÜ YA KULUM” demesiyle yürümeyi boş verin şaha kalktılar!!!
- Yirmi birinci yüzyılın köle diyarı...
- UBP’de sular, durulma yoluna girer...
- Bir kişi daha eksildik... Nurlar içinde uyu Münire öğretmen...
- Pasaport işlemi yapan Türk polisinin anımsatması...
- 'YÖDAK’ta yokluk ve sıkıntıları mazeret yapmadım…'
- Rekabet edebilirlik ve kaliteli eğitim vazgeçilmezdir
- Bizim hava yolumuza ihtiyacımız vardır…
- Yerel yönetimler de rotasız…
- Vatandaşın derdi ve öncelikleri farklı olunca…
- Kuyunun dibinden kurtulmak... Ve Eroğlu’nun söylediklerinden sızıntılar...
- TÜM YAZILARI için tıklayınız