Kıbrıs meselesi artık minor bir konu

Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler sonrasında Türkiye ve Yunanistan arasındaki sorunlar büyüdü ve çok daha karmaşık bir hal aldı.Seçimlerden sonra müzakereler başlamaz

ads ads ads ads
16/09/2020

ads

Mete Tümerkan Mete Tümerkan


Ülke olarak pandemi gündemi ile meşgulüz.

Sağlık her şeyin önüne geçti.

Bu arada ekonomi hızla dibe doğru gidiyor.

Doğu Akdeniz’de ise gerilim hızla artıyor.

Tüm bu olup bitenlerin gölgesinde Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası da devam ediyor.

Ama biz maalesef meseleleri sağlıklı ve akılcı bir şekilde tartışmaktan çok uzağız.

Seçim kampanyasında ortaya çıkan söylem ve sloganlar da tam anlamıyla ezbere dayalı.

Bölgedeki gelişmeleri okumaktan çok uzak.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı seçim sonrasında beşli konferanstan söz edebiliyor.

Bir başka aday Kıbrıs konusuna çözümü bulacağından…

Olacak iş değil!

Kıbrıs meselesi artık minor bir konu oldu.

Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler sonrasında Türkiye ve Yunanistan arasındaki sorunlar büyüdü ve çok daha karmaşık bir hal aldı.

Gelinen noktada Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz’de yaşanan krizler aşılmadan, Ege’de yıllardır biriken sorunlar çözülmeden, Kıbrıs konusunda tarafların müzakere masası etrafında bir araya gelmesi mümkün değil.

Beşli konferansın gerçekleşmesi hayal.

Bunu görmek zorundayız.

Ve ezberleri terk etmek…

Crans Montana zirvesi sonrasında yaşanan gelişmelerin bize artık bazı şeyleri öğretmesi gerekir.

Kıbrıs meselesinde hiçbir şey Crans Montana öncesindeki gibi değil.

Doğu Akdeniz’deki gelişmeler Kıbrıs meselesinin önüne fazlası ile geçti.

Bölgede çok büyük bir kavga var.

Türkiye bu kavgada Doğu Akdeniz’deki hak ve çıkarlarını koruma konusunda kararlı.

Yunanistan ise kurduğu ittifaklarla Türkiye’yi denizlere çıkamayacak bir duruma sokma peşinde koşuyor.

Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya bölgede…

Fransa, Almanya ile AB içerisinde girdiği liderlik kavgasında Doğu Akdeniz’de rol kaparak avantaj elde etme peşinde.

Bu kavgasında Fransa AB üyesi olan Kıbrıs Rum tarafı ile Yunanistan’ı yanına aldı.

İtalya ve İspanya da köşede bir yerde duruyor.

Almanya Doğu Akdeniz’de olup bitenleri yakından izliyor.

Sağduyulu ve akılcı yaklaşımlarla Türkiye’yi de kaybetmeden sorunu çözme arayışlarını sürdürüyor.
Fransa’nın ise gözü kararmış durumda…

Bir taraftan Yunanistan ve Güney Kıbrıs’a silah satıyor, diğer taraftan Türkiye ile gerilimi artırmak için ne gerekiyorsa yapıyor.

Yunanistan AB içerisindeki Fransa-Almanya rekabetini bölgede bir fırsata çevirerek Türkiye’ye karşı oldu-bittiler yaratma peşinde koşuyor.

Türkiye ile sorunlu olan Mısır Devlet Başkanı Sisi’yi de bu süreçte yanına aldı.

Hedefi oldu-bittiler yaratarak Türkiye’yi köşeye sıkıştırmak.

Ama Türkiye tüm bu olup bitenler karşısında geri adım atmama konusunda kararlı.

Ne AB’nin yaptırım tehditlerine boyun eğecek ne de oluşturulan ittifaklar karşısında endişeye kapılacak bir durumda.

Türkiye, diyaloğa kapıyı kapatmadan ama haklarını koruma konusunda sahada gereğini fiilen yapmaya devam ediyor.

İlan ettiği münhasır ekonomik alan içerisinde sismik araştırma ve sondaj dahil ne gerekirse de yapacak.

Bölgedeki bu gelişmeler yaşanırken seçimlerden sonra Kıbrıs konusunda müzakerelerin yeniden başlama ihtimali yok.

Amerika Birleşik Devletleri, Rusya ya da AB’nin Kıbrıs’a bakışı ortada. Onlara göre biz yokuz.

Bu süreçte Kıbrıs Türk tarafının ihtiyacı, Türkiye ile azami işbirliği içerisinde hareket ederek bölgedeki kendi hak ve çıkarlarını korumak.

Bunu sağlayacak olan bir Cumhurbaşkanı seçmek.

16/09/2020 11:23
Bu habere tepkiniz:
Habersiz kalmamak için Telegram kanalımıza katılın
ad
ad
TAGS: mete tümerkan, kıbrıs meselesi
MANŞETLER

HK Mete Tümerkan

© 2024 Haber Kıbrıs Medya Danışmanlık ve Matbaacılık Ltd.