Evet sevgili Cenk, yine bir veda....
26/04/2024
Rasıh Reşat
Kardeşim Cenk Mutluyakalı çalıştığı kurum sayısı bakımından son derece istikrarlı bir gazetecidir. Kıbrıs Gazetesi ve Yenidüzen bildiğim kadarıyla liste bu. Yani bir veda yazısı bir de merhaba yazısı yazmıştır. Hadi iki merhaba yazısı olsun.
Ben öyle miyim ya?
Merhaba ve Veda yazılarımı toplasam ufak çaplı bir kitap olur. Cenk benimle bu konuda dalga geçer her Merhaba ya da veda yazısı sonrası sürekli Yine mi veda? Yine mi Merhaba? diye arar.
Güleriz karşılıklı.
‘Kelebek gibiyim aynı yerde çok kalamıyorum. Ömrümün kısa olduğunu biliyor daldan dala konuyorum’ diyesim var Cenk’e onun ne kadar sıkıcı olduğunu vurgulayıp dikkati dağıtmak ama dal dediğimiz şeyler basın yayın organları olunca, ülkedeki dalların sayısı hem nicelik hem de nitelik anlamında değişiyor. Hangi dal bizi ne denli kaldırabilecek bilmiyoruz.
Haber Kıbrıs’a kademeli olarak gelmiştim. 2021 yılının ilk günü Web TV’de yayınlanan bir programım ile katılmıştım aileye, sonra diğer bacağım olan yazarlık tarafımı da geçtiğimiz Mayıs ayında dahil etmiştim.
Mesleki ve sağlık bağlamında en sıkıntılı anlarımda yanımda bulunan bu aileye ne kadar teşekkür etsem azdır. Başta Dimağ Çağıner, sonra Hüseyin Ekmekçi, öncesinden de Mete Tümerkan’ın üzerimde hakları var. Asla unutmam.
Bu sürede Haber Kıbrıs’a da benim de katkım olduğunu da düşünmek isterim. Tabi ki bunun takdiri bana düşmez.
Neticede Haber Kıbrıs’a bugün itibarı ile veda ediyorum.
Medya mahallesi bir dedikodu kazanıdır. Bir yazısına sansür mü yapıldı yoksa editoryal bir anlaşmazlık mı yaşadılar? diye bizim çevrelerde soracaklar. Yanıt vereyim. Haber Kıbrıs’ta çok rahat yazdım. Kimse ne yazdığımla ve ne söylediğimle ilgili bana ilişmedi. Özgürdüm. O nedenle buradan bir dedikodu çıkmaz. ‘Her şeyin yazılabileceği, önemli olan onu nasıl yazdığınızdır’ prensibini yıllardır öğrencilerine ve genç gazetecilere anlatan yıllanmış bir gazeteci olarak bu konuda sıkıntı yaşamam zaten mümkün de değildi.
Sanırım sıkıntı da bu yıllanmışlıkla ilgiliydi. Çok fazla yayın kuruluşu yönetmiş bir gazetecinin ne denli mütevazi olursa olsun, yönetmediği yere sığamaması, ya da ne yapacağını bilememesi sorunu diyebiliriz açık yüreklilikle. Haber Kıbrıs’taki genç yöneticilerin nezaketi ve yaş ile tecrübeye gösterdikleri hürmet nedeniyle bir şekilde yerli yerine oturmayan şeyler oldu ifadesini de ekleyebiliriz.
Robert De Niro’nun emekli olduktan sonra internet üzerinden şirketine stajyer olarak giren yaşlı bir adamı canlandırdığı ve Anne Hathaway ile birlikte oynadığı ‘İntern’ (Stajyer) filmi gibi oldu biraz.
Hürriyet Kıbrıs’tan tutun Kıbrıs Postası’na kadar burada ve Londra’da yönettiğim gazetelerin getirdiği alışkanlıklar kolay kolay ölmüyormuş.
O yüzden Evet Sevgili Cenk, ‘Yine’ Yine bir gazeteye veda ediyorum.
‘Ne yapacaksın bundan sonra?’ sorusuna şu anda bir yanıtım yok. Teklifler elbette var. Bu yazı sonrası bunlar artar ve o soruya da bir yanıt bulacağımı biliyorum. Çünkü henüz emekli olabilecek ne yaşa ne de rahatlığa erişmiş değilim. Bizim meslekte emeklilik yok ya neyse.
7’de 7 Dakika adlı günlük yorum programım şimdilik kendi sosyal medya hesaplarımdan yayınlanacak.
Elbette yeni ve bilmem kaçıncı bir merhaba yazısı yazacak bir yer bu feleğin çemberinden defalarca geçmiş, kulağı kesik gazeteci için çıkar. Endişem yok.
Hoşka kal Haber Kıbrıs, Merhaba.... kısmette neyse o..
- CTP yankı odasından çıkıyor sanki
- Bir türlü Yeniden Dövüş Partisi olmuyor
- Bugün başka yürüyüşüm var Serhat’ım
- Şenkul, tabela, Kızılyürek ve Dilan Polat
- Yolsuzluk algımız yüksek ama eksik
- AAA Plaka yakın gibi duruyor
- Böyle savaş mı olur kardeşim?
- Müsaadenizle...
- Diplomagate sonrası akademik gaza gelme duygusu
- Et alkışı ve kör tuttuğunu öper ekonomisi
- TÜM YAZILARI için tıklayınız