Döviz dengesizliği, öğretmenin de bıkkınlık hali ve yaşın da KKTC standartlarında kemale ermiş olması, eğitimde hemen her yıl sorunlara neden oluyor.

Bilmeyenler için anlatayım.

Yaşı bir noktaya varan ve yıllarını dolduran öğretmen atık emekli olma hakkı kazanmış oluyor. İsterse devam eder yaş haddine kadar kamu okullarındaki ifa ettiği mesleğine devam eder, isterse de, onların deyimiyle, basar emekliliği, çıkar.

Ölçü nedir.

Çok basit emeklilik ikramiyesi ile kaç adet sterlin alınır. Dolayısıyla hesabı yapmak için de birtakım önemli dengelerin gözetilmesi gerekir.

Sterlin çok yükselmeyecek, ancak diğer taraftan da maaş hayat pahalığından dolayı artacak.

Neden mi, çünkü emeklilik ikramiyesi, çalışılan yıl çarpı o anki brüt maaş kadardır. Yasa böyle, hak da budur.

Yani yıl sonuna doğru yaklaşılırken yaşı müsait olan hocalarımız hesap yapmaya başlar. Bir gözü hükümetin açıklayacağı ve brüt maaşlara yansıyacak Hayat Pahalığı ile oluşacak yeni maaş rakamında, diğer gözü ise Sterlin kurunda. Az önce de ifade ettiğim gibi emekli ikramiyesi ile alınabilecek sterlin miktarıdır esas olan.

Kimsenin itirazı yok, hele benim hiç yok. Hakkıdır öğretmenin.

Ama bu yıl diğer yıllara oranla biraz daha farklı bir durum söz konusu. Zaten patlak olan Sterlinin daha da patlayacağı. Peşinen açıklanmış olan Hayat Pahalılığı’nın ise maaşı da iyi bir çarpan haline getireceği düşüncesiyle, yüzlerce olduğu ifade edilen ancak net rakam elde edemediğim sayıda öğretmen Ocak ayında emekliye ayrıldı.

Ona da itirazım yok. Vakti geldi. Şu ya da bu nedenle emekli olmayı tercih eden öğretmenin önünde duramazsınız.

Peki Ocak ayı neden?

Anladık. Maaş ocak ayında zamlandı.

Ama bu insanlar memur değil ki. Bu insanlar öğretmen. Yani sömestr denilen bir şey var. Öğrencileri sömestr başında alıp, sömestr sonuna kadar götürmek değil mi esas. Ocak ayı diyoruz ama öğretmenlik mesleğinde Ocak ayı yılın tam ortasıdır. Sınavların içidir hatta.

Yine beni öğretmen düşmanı ilan etmesinler rica edeceğim. Öyle bir dürtüm yok.

Derdim dönem ortasında öğretmensiz kalan, ya da öğretmen değişimi yaşamak durumunda olan çocuklar.

Ben Eğitim Bakanlığı olsam emekli olmak isteyene Ocak ayındaki haklarını verdikten sonra Şubat Mart Nisan Mayıs ve Haziran aylarında ek sözleşme ile çalıştırır, öğrencilerin mağdur olmasını önlerim.

Hele hele ilkokul çağındaki öğrenciler için sömestr ortasında öğretmen değişimi, önemli bir travmadır.

Öğretmenin, öğrencilerini seven öğretmenin, bu kutsal mesleğe aşık öğretmenin haklarını aldıktan sonra 3-5 ay da daha çalışmak konusuna buna itiraz edeceğine inanmadığım gibi, bunu bakanlığın düşünemediğine de inanmak istemem. Sömestr ortasında emekli olanın yerine öğretmen bulmak, onun intibakını sağlamak gibi dertlerle uğraşmak yerine böyle bir yöntem aklın yoludur bence.

Ha yasa emekli olan birini yeniden istihdam edemezsiniz mi diyor. Öğretmen için özel bir yasa yapın. Elinizden tutan mı var.

Ha emekli olanın yerine geçici ya da başka bir yöntemle öğretmen almak ve bunu siyaseten kullanmak cazip olabilir. Onu da anlıyorum. Ama bunu Ocak ayında değil de yaz aylarında yapsanız olmaz mı?

Bugün de dönem ortasında öğretmensiz kalan küçüklerin sesi olalım dedik.