Çok şükür 2024 Sevgililer Günü’nü hasarsız atlattık. 300 TL tanesi gül almadık, maç aralarına yoğunlaştırdıkları, pırlanta reklamlarından etkilenerek, ‘Her kadının hakı’ diyen Meryem Üzerli’nin gazına gelmekten kurtulduk. 
Kolay oldu mu? Elbette değil. 
Ciddi bir planlama, müthiş bir zaman ayarı ve olağanüstü bir strateji gerektirdi. 
‘Sevgililer günü yaklaşıyor’ hatırlatmasına maruz kaldık ilk başta. ‘Ne alacaksın ya’ dedi resmen. 
İşte adına ‘Operasyon Valentino’ demeyi uygun gördüğüm plan için düğmeye basılması artık ezlemdi. 
Öncelikle, Sevgililer Günü’nde artık birbirimize, birbirimizi sevdiğimizi ispat etmek durumunda kalmadığımızı ima eden ifadelerle, ortamı yumuşattım. Burada altı çizilmesi gereken kelime ‘birbirimize’ kelimesi. 
Yani ben senin sevgilin olarak kayıtlardaysam, sen de benim sevgilim olarak kayıtlardasın.  Hani o Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, kadın erkek eşittir diyorsun ya karıcığım, işe o kural Sevgililer günü için de geçerli. ‘Hediye bekliyorsan, hediye almaya da hazır olmalısın’ prensibi ortaya koyulur. Belki hediye almamak için hediye istemez noktaya gelir diye. 
Sonra iki adet gül ile bir kilo et alınabileceği şeklindeki yaralı bilgiler, onun da duyabileceği şekilde telefonda arkadaşlarla paylaşılır. 
‘Kapitalizmin oyunlarına bak sen’ deyip önüne gelen reklamlara sinirlendiğiniz iyice belli edilir. 
Operasyon Valentino artık başlamıştır. Geriye dönüş yoktur. Ok yaydan çıkmış, hedef şaşar ya da operasyon başarılı olmazsa, sadece sevgililer günü hediyesi almak zorunda kalmaz, düşüncesizliğini kabalığını ve tabiri caizse odunluk ve öküzlüğünün bedelini ödersiniz. Kendini affettirmek için alacağınız hediyelerin sonu asla gelmez. 
O nedenle operasyona hazır değilseniz başlamayın, bu bir iş sağlığı ve güvenliği meselesidir. Dikkatli olmak lazım. 
Planlama lazım dedik ya, suç ortakları da lazım. 
Hemen makul bir ücret karşılığında oğlum Demir’e casusluk görevini verdim. Hediye mi alsaydım da ucuza mı mal olurdu diye düşünmedim değil ama Benan’ın bana hediye alıp almadığını içeriden öğrenmek zorundaydım. Aniden alır, ben almamış olurum, ömür oldukça kurtulamayız. 
Sonradan anladığıma göre, Demir tam bir çift taraflı casus gibi davranmış hem bana hem de annesine hizmet verip Sevgililer Günü’nden en karlı çıkan taraf olmuş. 
Haliyle bir türlü yararlı bilgi gelmedi. 
İstihbaratsız operasyonlar başarısızlığa mahkumdur. ‘İptal iptal’ diye bağıracağım ama gün geldi çattı. 
Sabah sabah ‘Sevgililer Günü’n kutlu olsun canım’ şeklindeki imalı ifade ile beklentinin hala var olduğunu ve çiçek ile kurtuluş olamayacağı anlaşıldı. 
İlk kutlamayı o yaptı ya çıta iyice yükseldi çünkü unutan adam da olduk operasyonu düşünürken. 
Operasyon Valentino çökmüştü artık.
Ya altın kaplamalı çiçekleri alacak, ya da kredi kartını uzun bir göremeyeceğimiz bir satın alma faaliyeti ile süreci ciddi maddi hasarla atlatmaya çalışacaktık. 
Ta ki bir mucize oluncaya kadar.
Meslektaşım kardeşim Levent Kutay, İş Sağlığı ve Güvenliği kurallarını hiçe sayıp, sosyal medya hesabından, eşi Manolya’ya değil de motosikletlerine olan aşkını ilan etti. Hem de 14 Şubat sabahı. 
Tam savaş filmlerindeki gibi. Operasyon çöktü, düşman etrafı sardı. Herkes artık öleceğini biliyor, ‘Seninle, yan yana çarpışmak bir onurdu’ diye birbirlerine sarılan askerlerin imdadına, bombalar atan bir helikopter geliyor ve kurtuluyorlar ya tam o hesap. Levent’in paylaşımı, Operasyon Valentino’yu başarıya taşıdı. 
Levent tüm kardeşleri için kendini ateşe attı, beklentiyi ortadan kaldırdı.   Fedakarlığını asla unutmayacağız.