Yakartop’un Messi’si Çavuşoğlu
14/02/2024
Rasıh Reşat
Küçükken yakar top oynardık. Top ile birbirlerini vurup oyun dışı kalmalarına neden olmaktı amaç. Kazanan tek başına kalınca ancak kazanmış sayılırdı.
Şimdilerde bu sahte diploma ve üniversitenin içinden hortumlanması meselesi gündeme gelince, herkes eline geçirdiği topu birbirine atıp yakmaya çalışıyor.
Tam bir Yakartop durumları yani.
Dün yazdık, işin uzmanı Milletvekili Ziya Öztürkler’in sosyal medya üzerinden işlerini yapamayanlar imalı toplar atmasını. Onun üzerine Ziya Öztürkler ile uzun konuştuk ve gelecek salı günü güncel konuşmalar bölümünde gereğini yapacağını, hatta oluşabilecek bir komitede de görev istediğini bizzat Başbakan’a ilettiğini ifade etti. Güzel gelişmeler bunlar.
Ama top genellikle YÖDAK’a atılmaya çalışıyor. YÖDAK yakılacak yani.
Tabi YÖDAK önceki gün toplanarak olaylar sonrası birtakım kararlar alması, hatta kararların oybirliği ile alınmış olması da gözlerimiz yaşartmadı değil hani. Bunca zamandır kavga ve gürültüden başka hiçbir üretimi görünmeyen YÖDAK’ın üzerine gelecek olan topları önceden görmesinin dürtüsüyle toplanıp uyum içinde kararlar alması, ‘demek ki yapılabiliyormuş canım’ dedirtti.
Ve haklı da çıktılar top Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu’ndan geldi.
Kesinlikle bir yakartop ustası. Yakartop’un Messi’si diyebiliriz.
Erkut Şahali’den sonra kürsüye çıktı.
YÖDAK’ın eksikliklerin giderilmesi gerektiğini söyledi ve bize YÖDAK karşıtı olmadığı izlenimi vermeye çalıştı. Sonra da topu sert bir şekilde YÖDAK’a fırlattı. Yani yaklaştır sonra vur taktiği.
Halbuki aynı hükümetin bir diğer partisi olan Demokrat Parti’nin Üniversite Sahibi Milletvekili Serhat Akpınar doğrudan YÖDAK’ın kapatılması için yasa önerisi vermiş, buna da Yakartop’un Messi’si hiç tepki vermemişti. Vermez tabi, ‘rakibi başkalarının zayıflatmasına izin vermek ve sonra vurmak’ taktiği.
YÖDAK’ın eksiklikleri giderilmesi gerekir derken, YÖDAK’ı ‘arabamız yok şoförümüz yok’ şeklinde mızmızlanan bir kurum olarak göstermeye çalışan Çavuşoğlu, bütün bunların mazeret olmadığını ve YÖDAK adının içindeki ‘denetleme’ kısmını öne çıkardı ve bir top daha fırlattı.
Yasal görevin YÖDAK’ta olduğunu anlatan Lionel Çavuşoğlu Millî Eğitim Bakanlığı’nın bu gibi sahte diploma durumlarında son derece masum olduğunu söyledi. ‘Biz transkriptlere bakıyoruz efendim ama YÖDAK önce denetlemeli ki biz bakınca bir manası olsun’ tadında bir şeyler söyledi.
Bütün işlerimiz aynı değil mi zaten. Önce bir yetki karmaşası yarat, kimin görevi olduğu net olmasın, sonra da çuvallayınca da topu sağa sola fırlat dur.
Tevekkeli değil Yakartop alanında böyle özel yetenekler yetişiyor.
Meclis Kürsüsünden Yakartop’un efendisinin öldürücü bir atış ile oyunda olması gerektiğini söylediği YÖDAK’ı oyundan atıverdi. ‘Biz üniversitelerin geleceğini, üniversiteler adası Kıbrıs’ın geleceğini YÖDAK’ın inisiyatifine bırakmayız’ dedi. Dedi resmen. Kulaklarımla duydum.
Bir taraftan ‘YÖDAK’ın görevidir yapmalı’ diyor ancak diğer taraftan ‘YÖDAK’ın inisiyatifine bırakmayız’ diyor. Bu yakartop taktiğini adını ben de bilmiyorum.
Biri UBP’nin bakanı. Diğeri ise UBP’li Cumhurbaşkanı’nın Başkanı’nı atadığı ve UBP’nin çoğunlukta olduğu Meclisin seçtiği üyelerden oluşan YÖDAK.
Yine bir yetki karmaşası, yine bir yakartop oyunu ve Yakartop’un bugünlerdeki Messi’si Nazım Çavuşoğlu.
- Evet sevgili Cenk, yine bir veda....
- CTP yankı odasından çıkıyor sanki
- Bir türlü Yeniden Dövüş Partisi olmuyor
- Bugün başka yürüyüşüm var Serhat’ım
- Şenkul, tabela, Kızılyürek ve Dilan Polat
- Yolsuzluk algımız yüksek ama eksik
- AAA Plaka yakın gibi duruyor
- Böyle savaş mı olur kardeşim?
- Müsaadenizle...
- Diplomagate sonrası akademik gaza gelme duygusu
- TÜM YAZILARI için tıklayınız